Çakıl taşlarının gecesi Şiiri - Yorumlar

Cevat Çeştepe
1212

ŞİİR


147

TAKİPÇİ

** Gece.


garson, bana önce temiz bir kağıt ver,
üzerini doldurabilmek için de yeterince vakit
ve biraz sarhoşluk, yanında unutkanlık olsun
getirebilirsen eğer sevdiğimin sesini de getir

Tamamını Oku
  • Kerem Kayar
    Kerem Kayar 23.12.2008 - 00:55

    kutluyorum hocam, deniz gibi sözleriniz

    Cevap Yaz
  • Hülya Ocak
    Hülya Ocak 23.12.2008 - 00:52

    işte ne oluyorsa düşlerin uykuya daldığı gecede, bu çakıl taşlarından oluyor
    her biri ayaklarımdan beynime doğru, tarifsiz ve ölümcül sancılar olup akıyor
    tufanın dalgaları altında nefessiz ve yer yarıkları içinde çaresiz kalmış gibi
    ölümün attığı imzayı izliyorum, tahliye işlemi başlarken bütün kayıtlarımdan
    çağırsam gelmez güneşin doğduğu yönden ama
    arkada kalan gözlerimin haberi yok ki nasıl kapanacağından.

    /çok yoruldum, uykum gelmedi ama, nedense bir uyuşukluk var üstümde/

    sonrası bütün karanlıkların şimdiki zaman hali, seninle kalıyor yıldızlarım
    ama alın yazımın değişmezliği gibi, yanımdan hiç ayrılmıyor korkularım
    bir kır çiçeğinin yağmurlarının kuruduğu saatlerdir boynunun büküldüğü
    yani canımın içi ilk gün baharlarına kış düşer ve don vurur ya tomurcukları
    her şeyden uzak ısınmaya çalışıyorum ama
    önlenemiyor işte her kürekte içimin biraz daha buz tutması.

    /ben kalkıp gitsem canımın içi, korkmazsın değil mi tek başına yürümekten/


    Gecenin sonu.

    Ellerinin saçımda dolaştığını hissediyor ve gözlerimi açıyorum, gözlerini görüyorum, gülümsüyorsun. Ben de gülümsüyorum. Masamızın üstünde sadece beyaz bir kağıt var, başka hiçbir şey yok. Soruyorum bakışlarımla. Garson temizledi az önce diyorsun. Hesap…, ben ödedim tamam diyorsun. Haydi kalkalım o zaman. Ama dur bir dakika… Cebimden sabit kalemimi çıkarıyorum ve masadaki beyaz kağıdın üzerine ‘seni çok seviyorum canımın içi’ diye yazıyorum. Özenle katlıyor ve sana veriyorum. Alıp göğsüne bastırıyorsun. Kalkıyoruz, koluma giriyorsun… Hava bugünkü gibi. Ayakkabılarımızı çıkarıp elimize alıyor ve ‘başını omzuma en güzel yaslayan kadınla’ beraber adımlarımızı birbirimize uydurmaya ve yol üstüne serpiştirilmiş çakıl taşlarına basmamaya çalışarak yürüyoruz……..

    Bu film de gülümseme ve bolca gözyaşı var....

    Yüreğinize sağlık...Saygımla...




    Cevap Yaz
  • Hasan Korkut
    Hasan Korkut 23.12.2008 - 00:28

    garson, bana önce temiz bir kağıt ver,
    üzerini doldurabilmek için de yeterince vakit
    ve biraz sarhoşluk, yanında unutkanlık olsun
    getirebilirsen eğer sevdiğimin sesini de getir
    sonra uzaklaş ve git

    Tek kelimeyle harika!!!
    Defalarca, ard-arda
    ve her seferinde
    tarifsiz keyif alarak okudum,
    kutluyorum Cevat bey,
    tüm samimiyetimle kutluyor,
    mühabbetlerimle selamlıyorum...

    Cevap Yaz
  • Güllü Koç
    Güllü Koç 22.12.2008 - 23:28

    düş ya da gerçek.ne farkeder ki!mükemmel bir öyküydü dizelerle anlatılan.beğeniyle okudum.özellikle betimlemeler süper...kutluyorum,sayın çeştepe.

    Cevap Yaz
  • Enver Özçağlayan
    Enver Özçağlayan 22.12.2008 - 23:18

    Sevgili Çeştepe,

    Yeni şiirli yazınızı doya doya okudum.Ben şiir de, nesir de desem; içerik renk dolu,hayal dolu.Okudukça insanı açık denizlere sürükleyen
    düşsel zenginliklerle bezenmiş.Gönülden tebrik ediyorum...

    Enver Özçağlayan

    Cevap Yaz
  • Naime Özeren
    Naime Özeren 22.12.2008 - 23:02

    Gecenin sonu.

    Ellerinin saçımda dolaştığını hissediyor ve gözlerimi açıyorum, gözlerini görüyorum, gülümsüyorsun. Ben de gülümsüyorum. Masamızın üstünde sadece beyaz bir kağıt var, başka hiçbir şey yok. Soruyorum bakışlarımla. Garson temizledi az önce diyorsun. Hesap…, ben ödedim tamam diyorsun. Haydi kalkalım o zaman. Ama dur bir dakika… Cebimden sabit kalemimi çıkarıyorum ve masadaki beyaz kağıdın üzerine ‘seni çok seviyorum canımın içi’ diye yazıyorum. Özenle katlıyor ve sana veriyorum. Alıp göğsüne bastırıyorsun. Kalkıyoruz, koluma giriyorsun… Hava bugünkü gibi. Ayakkabılarımızı çıkarıp elimize alıyor ve ‘başını omzuma en güzel yaslayan kadınla’ beraber adımlarımızı birbirimize uydurmaya ve yol üstüne serpiştirilmiş çakıl taşlarına basmamaya çalışarak yürüyoruz…

    Gecenin öncesiyle, sonrasıyla, düşleriyle gerçekleriyle, yaşanmışlıkarı, yaşanamayıp yarım kalmışlıklarıyla , yani tümüyle çok güzeldi. Büyük bir beğeniyle okudum. Şiir miydi?...Bilmem, karar veremedim. Ama yazım türüne ister şiir densin ister nesir önemli mi?..Bu haliyle gerçekten çok güzeldi. Kutlarım yürekten.Esenlikler...

    Naime ÖZEREN

    Cevap Yaz
  • Sevim San
    Sevim San 22.12.2008 - 22:49

    yurumeli..dusler olmasa ustadim hele geceler. nasil böylesine guzel dussel dizeler olusurki olmaz degilmi olamaz duslere adimliyoruz gidebildigimiz kadar .yurumeli sairim yurumeli..nereyemi?isiga dogru...

    Cevap Yaz
  • Meleksu Çiçek
    Meleksu Çiçek 22.12.2008 - 22:20

    Harika bir şiir.Kaleminize,emeğinize sağlık.

    Cevap Yaz
  • Mavi Kar
    Mavi Kar 22.12.2008 - 21:14

    Tek kelimeyle muhteşem bir şiir. Kaleminiz daim olsun. Yüreğiniz susmasın .

    Cevap Yaz
  • Ebru Ertaş
    Ebru Ertaş 22.12.2008 - 20:49

    düşler gecede başlar ve yol alır gerçekmiş gibi..bekleriz hep hayallerin gerçek olmasını o umutla yaşarız zaten...gelenler gidenler ve hala gelmeyenlerle doludur geceler..oysa sevdiği oldu mu insanın yanında deymeyin keyfine...

    bazen renkli düşler kurarız bir gülümsemesi bir sesinin notası yeter bizi rahatlatmaya buna bile razı oluruz ..ve yine hayallerle örülü gece başlar..

    yüreğiniz dert görmesin sayın Cevat ÇEŞTEPE...YİNE HARİKA..TEBRİKLER KUTLUYORUM

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 105 tane yorum bulunmakta