Çakı İle Odun Kırılmıyor Şiiri - Şahin Y ...

Şahin Yılmaz
165

ŞİİR


18

TAKİPÇİ

Çakı İle Odun Kırılmıyor

.......................Zülfikar Yapar Kaleli Ağabeyime

Ne zaman “tur” desem sözümü keser,
Merkebe eğitim verilmiyor ki,
Konuşacak beyler lâl olmuş susar,
Hainlere hesap sorulmuyor ki.

Balıkçılar ağsız oltasız olmaz,
Medrese-i Yusuf voltasız olmaz,
Ağaçlar budaklı, baltasız olmaz,
Çakı ile odun kırılmıyor ki.

Ne güzel buyurmuş o büyük nebi,
“Elbette ameller niyete tabi”
Kızınca gözümüz görmüyor abi,
Zembereksiz saat kurulmuyor ki.

Bismillah demeden söze başlamam,
Hak etmeyen hiç kimseyi haşlamam,
Çoban köpeğini asla taşlamam,
Uyuz ite tasma vurulmuyor ki.

Bir topluma Ömer, Ali de şarttır,
Evliya da şarttır, veli de şarttır,
Her köyde bir tane deli de şarttır,
Sabırla yaralar sarılmıyor ki.

Şahin Yılmaz
Kayıt Tarihi : 8.4.2006 11:48:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Zülfikar Yapar Kaleli
    Zülfikar Yapar Kaleli

    Öncelikle Şahin'ime teşekkür etmek borcumuzdur.
    Sonra, bir yorum yazmıştım sorun yaşadım.
    Şimdi diyorum ki;artık bu memlekette vatandaşın uğrak yeri olması gereken yerlerin adı 'Aslan
    Kral Makamı' olmuş. Bize de bu meyanda bir yazı yazmak düşer.

    ASLAN KRAL MAKAMI

    Çeşmeden su alırken atını koşturarak gelen biri, atını üzerine sürer çocuk İbrahim Hakkı’nın. Can havliyle kendimi kurtarmaya çalışırken testi kırılır. Hocası testiyi kıran atlıya bir şey söyleyip söylemediğini sorar İbrahim Hakkı'ya. “Hayır” cevabını alınca; “çabuk git ona bir şey söyle” diyerek İbrahim Hakkı’yı çeşmeye yollar.
    İbrahim Hakkı, çeşmenin başında atını tımar eden adama bir türlü laf söyleyemez.
    Dönüp geldiğinde hocası Fakîrullah sorar:
    -Ona bir şeyler söyledin mi?
    -Söyleyemedim efendim. Hocası bağırır:
    -Sana diyorum, çabuk git ve o adama bir şeyler söyle, mukabele et! Yoksa sonu felâket!
    İbrahim Hakkı koşup çeşmenin başına gelir. Bir de bakar ki, testisini kıran adamı, kendi atı, attığı çiftelerle çeşmenin havuzuna yuvarlamış, ölüsü yatmaktadır! Zalimin hasmı Allahtır.

    Aslan kral makamında kimse İbrahim Hakkı’nın hakkını aklına getirmiyor. Aslan fare oyunu oynamayı seviyor. Oturdukları koltukları döndükçe koltukları kabarıyor bekli de.

    Birkaç yıl evveldi. Aslan Kral makamında olan zat, emrindekilerden birini makamına çağırır. Cızır cızır etmekte olan koltuğunda bir sağa bir sola dönmektedir. Önünde en iyisinden bilgisayar, ekranda “okey oyunu”. Şöyle dönüyor emrindekine ve hakkı olmayan hakaretler yağdırıyor.
    Adam diyor ki; “Aslan Kral, marifet o ki altından o döndüğün koltuk çekilince kıçının üstüne düşmeyesin. Bu karşındaki kişi hiç düşmeyecek. Çünkü onun ne böyle bir koltuğu, ne de koltuk sevdası olmadı ve olmayacak ta.”Ve ilave etti.

    “Hasbelkader düşen üs onuruna
    Düzene uyarak yozlanmamalı!
    Dün gelen gidiyor borçlu yarına
    Umut durağında nazlanmamalı!

    Sırtta taşınılan dün hatırına
    Omuz verilen şu gün hatırına
    Açmaza girmeden son hatırına
    El ağzına bakıp gazlanmamalı!

    Emek ve sevdayı sayarak kutsal
    Hakkını vermeli, terleyip al al
    Kalbin cömert sofrasında bu minval
    Çeker bir kırağı közlenmemeli!

    Derede kum, yolda çakıllar döner
    Yüreği paslanmış pakıllar döner
    Ayaklar kesilir, akıllar döner
    Up uzun uzanıp sazlanmamalı!

    En güzel makamlar çam ağacından
    Kemiren güveler titrer acından
    Şu makamın ipi iki ucundan
    Tutup çekilince bozlanmamalı!

    Özge diyetlere olunca sözlü
    Azizliği gammaz, söz iki yüzlü
    Firavun, Neron’dan, Karun’dan hızlı
    Kral kesilerek hızlanmamalı!

    Özümlenmiş özelliğin hasına
    Gerek var, bu hası bir daha sına
    Sokakta satılan, yok pahasına
    Orun zilletiyle düzlenmemeli!

    Bugünler zillette, dünler sefasız
    Gönüller pazarcı, başlar kafasız
    Oğullar hayırsız, avrat vefasız
    Torunu görmeden pozlanmamalı!

    Değirmi kuyunun taş dolu dibi
    Düşünce hasislik, hayta terkibi
    Sıra sıra, boy boy madalya gibi
    Haset raflarında tozlanmamalı!

    Kulların kudreti olsa kalıcı
    Azrail olmazdı canı alıcı
    Bu gaflet, delalet, haset ne acı
    Kuyruğa basarlar sızlanmamalı!”

    Aradan çok zaman geçmedi. Aslan Kral gözden çıkarıldı. Altındaki koltuk başka aslan kral heveslileri tarafından çekildi. Bizim Aslan Kral öyle bir düştü ki kıçının üstüne, hem nasıl düşme.Şimdilerde Aslan Kral ortalarda yok ama hakaretine maruz bıraktığı bir başkası Aslan Kral makamında.
    Herkesin bir hesabı vardır. Allah’ın da!

    Bu günler; aslan kral makamındaki bazılarının, kendi başarısızlıklarını emrindekilerden çıkarmaya çalışanların devran sürdüğü günler. Kendinde değil, başkasında suç aramak hakkaniyet ölçülerine sığmasa gerektir. Tamam akıl sahibi herkes biliyor ki, siz aslan, tebaanız savunmasız fare konumunda. Bu işi becermek için çok düşünmeye gerek yok. “Benim çizgime geçtin” demek yeterli. Nitekim bahaneler bundan farklı değil. Allah buyuruyor ki:“Ey akıl sahipleri görmez misiniz? İbret almaz mısınız?”
    Herkesin bir hesabı vardır. Allah’ın da.

    Şu benim memleketimde bir zamanlar her alandaki başarı herkesi kıskandıracak durumdaydı. Şimdilerde bilmem ne sınavında Türkiye yetmiş üçüncüsü olmuşuz yazık. Başını elleri arasına alıp düşünmesi gerekenler, olmadık yerlerde sebep arıyorlar, “ideolojik yaklaşım” diyerek,”bizi çekemiyorlar” diyerek. Ve zulüm ediyorlar etrafındakilere. Ve de yazık ediyorlar, hem geleceğe, hem geçmişe.
    Evet; herkesin bir hesabı vardır. Allah’ın da!
    Allah’ım! Güzel Allah’ım! Makam verdiklerine biraz da merhamet ver!

    Cevap Yaz
  • Sevgili Özbek
    Sevgili Özbek

    Hay diline ve kaleminie saglik güzel kardesim.Ne güzel döktürmüssün.Tesekkürler.

    Cevap Yaz
  • Zühal Demiröz
    Zühal Demiröz

    Balıkçılar ağsız oltasız olmaz,
    Medrese-i Yusuf voltasız olmaz,
    Ağaçlar budaklı, baltasız olmaz,
    Çakı ile odun kırılmıyor ki.


    Gerçekten çok güzel. Zuhal Demiröz

    Cevap Yaz
  • Mustafa Doğan
    Mustafa Doğan

    Balıkçılar ağsız oltasız olmaz,
    Medrese-i Yusuf voltasız olmaz,
    Ağaçlar budaklı, baltasız olmaz,
    Çakı ile odun kırılmıyor ki. antoloji de sensiz olmaz

    Cevap Yaz
  • Burhanettin Akdağ
    Burhanettin Akdağ

    Bir topluma Ömer, Ali de şarttır,
    Evliya da şarttır, veli de şarttır,
    Her köyde bir tane deli de şarttır,
    Sabırla yaralar sarılmıyor ki.

    Bizim delimiz bellidir. Şahin'im, güzel dostum, selamlarım sanadır.

    Saygılar.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (16)

Şahin Yılmaz