Gidiyorum dedin
Ve gittin.
Kapının sesi,
Evin sessizliği,
Kelimelerin yetersizliği
Griye yenik mavi,
İlla dilsiz mi olmam lazım
Kelimelerimi işaretlendirmek için
Suskunlukları mecburi benimserken ben,
Söylesene,çığlık çığlık bağırışlarınla
Hayatımdaki hangi kelimeydin sen....
Aynı kaybolmuşluğun içinde
Aslında ne kadar yakınız,
Bu kadar yorgun olmasaydı kelimelerimiz
Belki incitmezdi bizi yalnızlığımız...
Her isyan ediş
Bir isyan,
Ve tim bu isyanlar ruhumu
Ayakta tutan,
Her savurduğum soluk
Her sevdiğim yürek
Her suskun şiir
Koskocaman yalan..
Aslında ne kadar kaçsamda
Ne kadar kör gibi baksamda
Genetik bir yalnızlık bu
Kökleri ta doğuma uzanan...
Yap boz gibi herşey sanki,
Bugün sana uyan parça sonranda yok,
Yapılmış binlerce şekil içinde
Unutulmuşluğum,unutamadığımdan çok....
İleri geri
Artı eksi
Mavi siyah
Barış savaş
Hızlı yavaş
Bir garip salıncak
Korkmadan yaklaş
Dokun zincirlerime
İsimleş beynimde
Yeter ki hep ol
İster geçmişimde
İster geleceğimde....
Ben hiç tozunu almadım
Ne kitaplarımın ne resimlerimin
Kaybolurken zamanla ilk parlaklık
Sıkı bi düğüm atıp yaşanmışlıklara
Geçen yılların tozuyla çoğaldık
Siz bilmem kaç türlü temizlik maddesiyle
Gözlerimde artık gözyaşların yok
Adını andığımda,hiç tükenmeyecekmiş gibi yağan
Doğan güneşte rahatsızlık vermiyor
Hatta bir iki umut,günaydın dediğim sabahlardan.
Ayaküstü kahve molalarında,
Biran takılıyosun aklıma,
Kapı çaldı sessizce
İçeriye girdi sormaksızın
Meğer seni almaya gelmiş
Biz sandığım yalnızlığın......
Sakin sularda ilerleyen
Yolunu kaybetmiş kayık
Ne bir liman ne bir ada
Dünya durduğu yerde kayıp....
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!