Hayvanlar koklaşırdı, biz konuşurduk güya
Dilde söz mü tükendi, eller çalıştı yine
Hayaller suya düştü kâbusa döndü rüya
Cahiliye dönemi geliyor sine sine.
Aile meclisinde kurulmuş darağacı
Pembeye boyadığın dünya döndü tersine
Düşünmesi bile zor, mekânın dar, ağ acı
Sana reva görenler nasıl girecek sine?
Kelimeler yetersiz, kalemim düştü zora
Hangi vicdana sığar soran var mı kendine?
Zemheri yüreklerde kol geziyor bu ara
Sevgisizlik, uyar mı sevgi mayalı dîne?
Mühürlenmiş yürekler bakmaz ölü, diriye
Hüküm o, hükümet o, düşünmez ki kendi ne?
Bak yine yalpalıyor, adımlar hep geriye
Bin beş yüz sene gitti, çağ atladık Medine (!)
Koy sulasın gözyaşın, taşı, toprağı, sini
Belki de yeşertirsin tükenen nefesini.
09.02.2010 / Kırşehir
Zübeyde GökbulutKayıt Tarihi : 14.2.2010 12:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Babası ve dedesi tarafından toprağa diri diri gömülen 16 yaşındaki körpecik yavrunun, Medine'nin haberini dinlerken dilime gelenler.
Duyarlıydı... Tebrik ederim...
TÜM YORUMLAR (16)