Bunun Tarifini Yaparken De Kendilerine İ ...

Mustafa Yılmaz 4
765

ŞİİR


17

TAKİPÇİ

Bunun Tarifini Yaparken De Kendilerine İyi Bayramlar Dileyebildiler Sadece.

Hep vardır yenilerle eskiler arasında bayramlardaki fark...
Hep eskidendi derler söze başlarken…
Eskidendi sevmeler…
Eskidendi sevme acıları...
Şimdi neymiş ki sevmek...
Sadece acıya çıkan yol kalır geride derler...

Bir varmış bir yokmuş diye başlanır söze...
Eski sevinçler anlatılır...
Eski bayramlar…
Eski geceler...
Eski sokaklar...
Eski köşebaşı sohbetleri…
Eski masallar...
Ve
eski bayramlar...

Ama bazen hiç düşünülmez eski dostlar...
Eskimiş arkadaşlar...
Eskimiş kaldırım taşlarının kayganlıkları...
Binlerce hayatlar geçmiştir üstlerinden, ezilmemişlerdir, sadece parlamışlardır...
Hep akıllarda kalan hep eski kadayıflar...
Baklavalar...
Ketenhelvaları…
Beykoz dondurmaları kozlu helvası, macunları...

Kayıp gider hayat yıldızlar gibi parlayıp sönerek...

Hani bayram yerlerine kurulan dönme dolaplar vardır...
İşte şimdi genç yaşamayanlar bilemez şimdi o zamanlardaki korku feryatlarımızı...
Gözlerimizin fal taşı gibi açılmış kirpiklerini oynatışlarımızı...

Köşebaşlarında bekleyip veya misafir gittiğimiz evlerdeki büyüklerimizin avucumuza sıkıştırdıkları paralarla açılmış gözlerimizi...

Hep eskinden denir şimdi aşklar için...

Daniskasını yaşadımdı denir ilk aşk için...
Oysa o öğretmiştir gidişlerle gelen acıları...
Oysa şimdilerde de var ya hem de daniskasının âlâsı var şimdi yaşananlarla...

Bu aşklara mı meydan okumalı, yoksa yeni sevdalardaki çaresizliklere mi hayıflanmalı…

Hep eskidendi şarkılar buruk buruk eden içimizi…
Hep eski bakışlarımızdı aynalardan yüzümüze yansımasını beklediğimiz belki de…
Şimdi belki hızlı koşamıyoruz diyebiliyoruz kendimize… Ama yürüyemeyenler o kadar çok ki…

Ama nefes alamayanlar o kadar çok ki
Ama göremeyenler o kadar çok ki…
Neden hayıflanalım ki şimdi…

Ama susamlı bir simit alamayanlar, alıp da yiyemeyenler o kadar çok ki…
İlk okullarda bize bunları öğreten hocalarımız, rahmetle andığımız hocalarımız, üniversitedeki hocalarımız hep söylemediler mi bize bunları

Eski bayramlardı ağız tadıyla baklava yediğimiz…
Eski bayramlardı koşarak sinema salonlarında yer kapma mücadelemiz…

Ama yenilerin tadı da bir başka ha…
Al eline bavulu git bir tatil yerine… Uzat ayaklarını güneşe doğru…

Ama en güzeli bekle evinde gelecek küçük nesilleri…
İşte eskiyle yeni arasındaki farksızlık burada galiba…

Ve
İyi bayramlar derken bu sefer hiç burulmuyor içim…
Sağlıklı olup da bu bayramı da yaşayanlardan dolayı…
Ama buruluyor içim bu bayramı göremeyenler için…

Ama da gene de hepimize iyi bayram geçirilmesi dileklerimle...

Bir yazı yazdım, eksik olduğunu biliyordum...
Eski plaklarla çalınan şarkılar vardı, eski yaşanan şehirler vardı, eski sokaklar ve eski kulvarlar vardı yan yana yürünen...

Bir de eski anılar vardı kolkola avuç avuca gezilen...
Bir de gözgöze bakılan zamanlar vardı...

Evlerine tatlı götürmek isteyen çocuklar vardı...
Aslında onlar hep çocuk kaldılar...

Güldüler, sevindiler ama en çok ağladılar...
O ağlayışlar vardı. Vardı da yazılamazdı...
O acılar dökülemezdi kirpiklerden...

Sonra eski sevdalılar vardı...
Birbirlerini hiç unutmak istemeyenler...
Hep şarkılarla hatırladılar birbirlerini yılların ardına giderek...

Birbirlerine belki de bir merhaba demek isterlerdi ama olmuyordu…
Olamazdı belki de...

Ama hep ağlarlardı bayram sabahlarında...

Unutamadıklarına merhaba diyememenin acısını hep yılların ardındaki pişmanlıklarına attılar...

Olmuyordu olamazdı da …

Aşkta pişmanlıklar olamıyordu sadece acıya dokundular iç yüreklerinin gizli köşelerinde… Usulca... Kimsesizce... Yalnızca... Ve de başlarını yere eğerek...

Zorlamayla geçen hayatlarına sadece bir eski şarkının sözleriyle cevap veriyorlardı...

Aşkta af yoktu… Aşkta dönüş yoktu belki de...
Ve
adına hep eski aşklar, sevdalar dediler ve hep bir iki damla yaşla tarif ettiler kendilerine o kutsal sevdayı...
Ve
bir bayram sabahında herkesin gülmek istediği bir zamanda onlar hep eski şarkıların sözlerinde ağladılar...

Bunun adına da birbirlerini kaybeden sevdalıların gözyaşları dediler kendilerini avutmak için...
Ve
bunun tarifini yaparken de kendilerine iyi bayramlar dileyebildiler sadece...

İyi bayramlar.

Bu
bir gün tek başına
kalan
yüreğin sesinin bayram sevinçlerinde kaybolmasıydı…

Eski sevdalılar için de bir merhaba diyerek iyi bayramlar demek istedim…

Mustafa Yılmaz 4
Kayıt Tarihi : 19.9.2009 12:31:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Halil Şakir Taşçıoğlu
    Halil Şakir Taşçıoğlu

    Okumasına doyulmayan bir anlatım,
    anlam dopdolu,harika dizeler.
    severek ve hazla okudum.
    kutluyorum tüm kalbimle.
    tam puan ve saygılar sunuyorum......halilşakir

    Cevap Yaz
  • Şahmerdan Yıldırım
    Şahmerdan Yıldırım

    Zorlamayla geçen hayatlarına sadece bir eski şarkının sözleriyle cevap veriyorlardı...

    Aşkta af yoktu… Aşkta dönüş yoktu belki de...
    Ve
    adına hep eski aşklar, sevdalar dediler ve hep bir iki damla yaşla tarif ettiler kendilerine o kutsal sevdayı...
    Ve
    bir bayram sabahında herkesin gülmek istediği bir zamanda onlar hep eski şarkıların sözlerinde ağladılar...

    Bunun adına da birbirlerini kaybeden sevdalıların gözyaşları dediler kendilerini avutmak için...
    Ve
    bunun tarifini yaparken de kendilerine iyi bayramlar dileyebildiler sadece...

    İyi bayramlar.

    Bu
    bir gün tek başına
    kalan
    yüreğin sesinin bayram sevinçlerinde kaybolmasıydı…

    Eski sevdalılar için de bir merhaba diyerek iyi bayramlar demek istedim…

    Değerli üsadım yine çok harika yazmışsınız.Hele final kısmı mükemmel.Aslında her dizesi mükemmel güzellikte.Çok çok beğendim.Zaten eserlerinizi ilgiyle okuyorum.Saygılar sunuyorum,o güzel ve kocaman yüreğinize...

    Cevap Yaz
  • Melih Baki
    Melih Baki

    ve yazan kalem sana tşk..bu bayram günü bu güzel eseri okumak ii.geldi..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Mustafa Yılmaz 4