Sonra uzaklara baktım
açık bıraktığın kapı aralığından.
Üç basamağı görünüyordu merdivenlerin
üçünden de düştüm oturduğum yerden.
Kemiklerim kırıldı
sen uyanmadın gürültüye.
Kırdım evdeki bütün ikinci kadehleri
hiçbir şarap
tek kadehte can vermeyi hak etmedi.
Vah ki vefası nasırlı,
yanakları kuru,
ilmek ilmek sökülmüş yürekten.
Ah deli canım
sen hep böyle mi yanarsın?
Ne ılıktı serpiştiren yağmur
çayın demi vardı,
aynalarda gülen tablolar
ve sohbetler
meydan okuyan zamanın algısına.
Tut ayrılık şarkılarının ucundan
bölüşelim
sen de üzül benim kadar
duvarlara dök içini
hatırını soracaklar
iyiyim de söz gelimi.
Zahmet etme Tanrı’m
böyle yalanların üstesinden biz geliriz.
Hançerler saplıyorum gecenin bağrına
bu hüznümün hakkı.
Bulutlar ağlamaz sanırdım
öyle saftım.
Ziyan ettik mevsimi
bulutların gözlerine kaçtık.
Kayıt Tarihi : 20.12.2020 13:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!