Bülbülün Konduğu Gül Şiiri - Kasım Kobakçı

Kasım Kobakçı
2782

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Bülbülün Konduğu Gül

Vaktiyle berraktı, bülbülün konduğu gül.
Şimdi sapsarı olmuş, kurumuş, toz yayıyor.
*
Kenarında, hünkarın oturduğu taştan sedir,
İşte şurası!
*
İçinde durduğumuz, bu hoş mekan,
Kadim ve de meşhur, çok latiftir.
Evet burası, şirin Mesiregah!...
Heybetli ıhlamurlar, taze otlar.
*
Koyu taştan örülmüş, bir kemerin üstünde,
Koyu taştan yontulmuş,
Kayaların üzerinden, medreseye varırım.
*
Sütlüce tepeleri, taptazedir her zaman.
Lisanımda ve ruhumda, çok ezelden söylenen:
*
Gazeliyle çıkarım yokuşa.
Ulaşırım ve de.
Oradan da, Beyoğlu'na yüzüstü inerim,
Fatih Camii'nden, şifalı bir şerbet içerim,
Şırıltıyla akan sudan, elimi yüzümü yıkarım...
*
Gecenin karanlığı, etrafa çökmeden,
Mesiregah'a geri gelirim,
Yine, koyu taştan, çok evvel yapılmış,
Bu anıt köprünün, altından geçerek,
Koyu taş kayaların,
Üstünden adımlayarak, medreseye varırım...
*
Şafak vakti rüyadayken, Arap Dili'nden,
Hatırlatır zihnime, şiir ustası olan,
Edebiyatımızın, nadide bir zümrüdü;
Arada bir işitilir, şair Baki'nin nefesi...
*
Sabah olsun, akşam olsun, uykuda,
Süzülür akar Marmara'ya, Göksu suyunda...

Kasım Kobakçı
Kayıt Tarihi : 28.9.2025 14:12:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!