Zamanın ritmine kapıldığın için şuçlu değil,
Niçinler ile boğuştuğun için yorgunsun.
Sözcük kalabalığı doldurmuş etrafını,
Farkında olmadığın için hep suskunsun.
Dur diyene inat devam etmen gerekirken ,
Koşmasına izin vermediğin küheylandan,
Önüne bend çektiğin çoşkun ırmaktan,
Heyecanla atan kalbinden mesulsun.
Silkele üzerindeki karanlığı ve gel kendine,
Ufuktaki kış bile bahara dönmeye mahkumken,
Gönlün bile sana bu kadar inanırken,
Ruhunda kışlayan hüzünden mahsunsun.
Kim olduğunu ararken,
Tam da bilinmezler içinde kaybolmuşken,
Bir umuda sarılmaya muhtaçken,
Benliğini cevapların ile bulacaksın.
Artık sor kendine,
Baktığın ile gördüğün aynı mı?
Düşlediğin ile yaptığın aynı mı?
Emel’in ile menzilin aynı mı?
Söyle artık kendine!
Bu yola bu yolcu yakıştı mı?
Kayıt Tarihi : 27.1.2022 15:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!