Bu şiir bize yazılmıştır Şiiri - Burçin ...

Bu şiir bize yazılmıştır!
Ya hüzün çöktü geceye,
ya da biz seninle denk geldik gecenin hüznüne.
Aslında insanlar istemsiz düşkündür hüzne,
beslenip, iyileşip daha güçlü doğrulabilsinler diye.

Dinle benim yüreği en güzelim dinle,
bazı insanlar çok güzel olur,
görünüşleriyle değil öyle,
söyledikleriyle de değil sadece,
hayatımızda varoluşlarıyla.
İşte sen, bu divane hayatıma değen en güzel insandın be.

Farketmeden o kadar sevmişim ulan,
istemeden ölmüşüm cadde cadde,
anlamadan düşmüşüm derdine.
Şimdi açıp baksalar bu solda atanın içine,
gözlerinin rengini almamışsa eğer,
bu şehri terkederim bir dakika durmam bile.

Varsın sarılmayayım kokuna,
varsın o kolların dolanmasın boynuma,
sayalım ki dünya seni bilerek atmış uzak bir diyara.
Bağışladığım bu gönül dahil,
sana verdiğim her şeyi helal ettim.
Dert etme ben gönlüm olmadan da çıkarım huzura!

Bu masalın sonunda gökten üç elma da düşebilir, üç şimşek de.
Ağız kenarımdan öptüğün dudaklarının ne söylediğine bağlı.
Biz hasrete yanmışız adam neylersin,
bile isteye dayadığımız bir bıçak var göğsümüzde, sahibinden zağlı.

Bin bir düşte görüyorum seni geceleri,
aynı yastıkta sonunu bilmediğimiz bir ömür için.
İdareli tüketiyoruz nefesi,
ufak tefek misafirler ağırlıyoruz seninle bir göz oda bir mutfakta bolca şiirli.
Sen tozlarını alıyorsun cama yansıyan birbirimize sarılı gölgemizin.
Göğe bakıp yıldız çitliyoruz seninle bu en aykırı hallerimiz bizim.
Bütün şehir yan yana görüp izliyor bizi.
Bir kahve daha içiyoruz, tıpkı gözlerine benzeyen.
Sonra sabaha gözlerime bakarak açıyorsun o düşülesi gözlerini.

Gözden ırak olanın gönülden ırak olduğu masalı da yalan.
Eğer öyle olsaydı,
Yakub’un hasreti, Züleyha’nın hasreti de mi yalan?
Yüreğimde kasırgalar, fırtınalar, volkanlar da mı yalan?
İstediğin kadar uzak ol ey bahtımın en güzel yazgısı,
ellerim kollarım değil yüreğim seni buradan saran.

Bu şiir bize yazılmıştır!
Ya güneş doğdu sabaha,
ya biz aşka düştük usulca,
ya bir kelebek kondu omzuna,
ya da iki denklem bir muamma,
aslında insanlar doğuştan yetenekli sevmelere,
yaşayıp, ölüp bir başkasında tekrar doğabilsinler diye…

Volkan Kırımlıoğlu dokunuşları ve Burçin Çelik kalemi