Birisi size ''Salata nasıl hazırlanır?'' diye sordu mu, hemen öncesinde malzemeleri sayar sonrada bir şekilde üç aşağı beş yukarı tarif ederdiniz. Ancak konu yediğiniz salata değilde ''Laf Salatası'' ise işte onu tarif etmek gerçekten zordur...
Çoğu zaman kimse de yemez, yemek istemez laf salatasını... Karşınızdaki adam ister tanıdığınız olsun, dayı oğlu, amca kızı, hala oğlu, bacanak, kayınço her ne ise sıfatı, lafı uzatıp da konuda saçma sapan bir yere gittiğinde ortalık laf salatasından geçilmez bir hal alınca, siz siz olun oradan, nezaketi de elden bırakmadan uzaklaşmaya çalışın...
Laf Salatasına limon sıkılmaz, çiçek yağı, zeytinyağı hele hiç sıkılmaz... Bizim memlekette en büyük laf salatası ustaları bir kısım politikacılardır, bir çok ülkede de olduğu gibi... Ayırca mağazaların ağzı laf yapan tezgahtarları da laf salatası ustalardır...
Laf salatası yapanların en büyük özelliklerinden birisi rahmetli Uğur Mumcunun dediği gibi ''Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaktır.'' O nedenle ukalalıkları da had safhadadır... Cahillikleri de buna bağlı olarak üst düzeydedir... Bir düşünürün dediği gibi ''Cahiller ile ne kadar tartıştıysam hiç bir zaman yenemedim.'' Cahillik ne güzeldir onlar için, her şeyi bilirler... Bilmezler de bilirler...
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
çok güzeldi kutlarım
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta