Bu Saatlerde Yaşayacaksın İstanbul'u

bu saatlerde yaşayacaksın istanbulu
şehrin en güzel köşesini bulup
iki tane kibarca devireceksin alkoliklerle
şişeler kırılmadan yuvarlanacak bayır aşağı

bu saatlerde yaşayacaksın istanbulu
bir araba geçerken yaya geçidinden
yol vermedi diye asfaltta düz koşacaksın dünyaya
yanpiri yanpiri geçeceksin sonra karşıya

bu saatlerde yaşayacaksın istanbulu
karanlıklarda kaybedeceksin kendini sonra tekrar bulacaksın
açık bir tekel arayışında aydınlanıp tekrar kararacaksın
yol soracaksın yarasalara benim yuvam neresiydi diye

bu saatlerde yaşayacaksın istanbulu
denize nazır bağıracaksın sen mi büyüksün istanbul
hazır kıyıdayken bir banka uzanacaksın evsizcesine
başında bir buket bulacaksın kim bilir hangi kız içindi

bu saatlerde yaşayacaksın istanbulu
her adımın yankılanacak yürüdüğün ıssız sokakta
adının bile bilinmediği sessiz yerlerde gezeceksin
nefesleri ensende hissedecek sakin kalmaya çalışacaksın

bu saatlerde yaşayacaksın istanbulu
bir yanıp bir sönecek bir sel gibi fenerler
gölgelerini göreceksin gittikçe kısalıyorlar
gölgelerini göreceksin şimdi uzuyorlar

bu saatlerde yaşayacaksın istanbulu
kurt köpek uluyacak ahaliyi uyandırırcasına
hoşt diyecek biri itler korkup kaçışacak
hoş bir uyku çekebilecek artık birileri

bu saatlerde yazacaksın istanbulu
gözlerine uykular inecek direneceksin
bir fazla kıta daha yazacaksın diye
zaman geç oldu yatayım bari diyeceksin