Halkın alınteriyle halka beylik yapanlar,
Bu kadar aç gözlülük Karun’a bile fazla.
Dünyalık çıkarlarla hakikatten sapanlar,
Bu kadar aç gözlülük Karun’a bile fazla.
Safsata denizine yelken açmış gemiler,
İçinde, taş kadar sert yürekli haremiler,
Baştan sona ekâbir tam fetvalı hamiler,
Bu kadar aç gözlülük Karun’a bile fazla.
Soframızda hırsızın beş parmağının izi,
Ad önünde sıfatlar varsın yüceltsin sizi.
Bu hayat kavgasında yenemezsiniz bizi,
Bu kadar aç gözlülük Karun’a bile fazla.
Yürek denizlerinde duygu başka coşuyor,
Enginlerden kıyıya dalgalar hep koşuyor,
Hoşgörü, ahlak suspus egolar konuşuyor,
Bu kadar aç gözlülük Karun’a bile fazla.
Ekmeğe doymayanlar, yoklukta eziliyor,
Ruhlarında güneşten yangınlar seziliyor,
Her seher vakti kalpler kurşuna diziliyor,
Bu kadar aç gözlülük Karun’a bile fazla.
Bindirilmiş kıtalar; meydana dolan açlar!
Varsılda; göbek, ense, briyantinli saçlar,
Milletin kalbi delik; çifte gamzeli koçlar,
Bu kadar aç gözlülük Karun’a bile fazla.
Binmiş halkın sırtına, iktidar şövalyesi,
Cübbeli baronlar var goygoycuların sesi,
Gerçeği söyleyenin yazmıyor klavyesi,
Bu kadar aç gözlülük Karun’a bile fazla.
Tüm hürriyet boğulur bir bardak kirli suda,
Denizler saç yoluyor büyük dağlar uykuda,
Şu kıraç topraklarda zulüm bekler pusuda,
Bu kadar aç gözlülük Karun’a bile fazla.
Kayıt Tarihi : 21.11.2020 20:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!