Bu Devrin Rindini Anlatır Manzume

İrfan Karapınar
165

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Bu Devrin Rindini Anlatır Manzume

/Görüntüler kaplar semalarımızı kaçarız bazı
Hücumları pek dehşettir pek karışık
Pastoral tuvallerimizi kirletirler siyah ve gri
Ben yazdım karışıktı biraz da alaycı
Bakın ama yorulmayın düşünmeyin
Sadece görüntülerini izleyin
Boş gözlerin dünya saltanatını
Kayıtsız ve serseriydiler ve habersiz
Yarınlar yoktu bugün yaşanırdı
Steinbeck romanlarında gezerlerdi
Bana anlattılar dinledim yazdım/

Sabah açlıkla uyandırdı saygısız kediler
Bir film gibiydi kamerasız gözlerde hayat
Bir güne merhaba dedi kırpılan gözler
Sorumuz yoktu belliydi gidişat sahici
Akşamdan kalma ekmek ve zeytin
Kahvaltı çayımızdı içimizi ısıtan ve ellerimizi
Küskün saatleri eritirdik kasvetli bakarak

Şimdi karanlıklarda güneş gizlidir
En derin yaralarımızda bölünmüşlük var
Uzun bir yol önümüzde yolculuk hayli zorlu
Kendimizi gökyüzüne asmışız habersiz
Sayılı anlarımızı kovalamışız boşluklarda
Bir titreyiş belirmiş kirliymiş ellerimiz
Fiillerimiz hep vahşet dolu kiplerle çekimlenmiş
Dolunay vakti ayın güzelliğini görememişiz
Zaten artık boş mümkünü yok romantizmin
Zaten gençlik de gitmiş elden ne gelir
Kısmetsiz günlerimizi birlikte öldürmüşüz

Ermişler en gizli sırlarımıza vakıfmış
Evvel ahir kaybetmişiz mistik hallerimizi
Bir nevi rindiz manzumenin mevzuu
Yerin altı dünyanın çekimi bitmiş artık
Geride afrodizyak etkisi bırakmış galiba
Uyarı dinlememiş ahali de bilememiş sonunu
Belki kıyamet bağlamış yollarımızı
Renksiz ve kokusuzmuş çiçekler kurumuş
Saatler asılmış gökyüzüne vakitten öte
Rüzgâr bir başkaymış bulutlar gamsız
Mayıs kendini unutmuş faciaymış günler

Öğle oldu vaktidir artık voltanın gölgelerde
Tenimizde tuhaf güneşlerin yanığı var
Ellerimiz sanki başka bedenden gelmiş
Kayıkçılar destan düzermiş akşamları denize
Keskin bir koku genzimizi yakarmış
Ben bakarmışım,sen bakarmışsın,o bakarmış
Leylaklar ve güller bakarmış bahçelerden
Derin bir yalnızlık göğsümüzden akarmış

Görüntüler vardı bir de onları gizleyenler
Bıyıklı ve sessiz adamlar vardı hükümran
Ellerimizde bir demet aşk derledik
Rubailer demledik güneşin sıcağında
Bir kulübeydi kuytusunda şehrin
Dalgalar haşin ve bol köpüklüydü
Izgara yapılmıştı,balık,ekmek arası
Öteden tinerci çocuklar nefret akıtıyordu

İkindiden kalma bir rüzgâr taradı saçlarımızı
Zaten derbeder geziniyorduk gölgemizin kolunda
Deniz zaten kayıtsız kalmış,bihaber
Sen ve o zaten yoksunuz,adınız yok
Üstümüze ıssız bakar kibirlidir nazarınız
Balıklarınızı kediler yer biz utanırız
Siz alicenap yaradılışlı biz gariban numunesi
Eh böyledir ne derseniz kabulümüz
Biz hoşgörüye siz hor görüye sığınmış
Yaşar gideriz biz birbirimizi anlarız

Akşam payitahtına kurulmuş bir kral gibi
Biz sokaklarda serseri özünü kurutmuş
Bir sefil şarkıdır dudaklarımızda gezen
Yıldızların altında keyifle kurulmuşuz
Günün bilançosu tebessümümüzde gizli
Soluklarımızda soğuğun efsanesi okunur
Ezanlar kayar gider kulaklarımızdan
Nefsimizi açlıkla öldürmeyi deneriz

Ay geceye olgun bir edayla yayılır
Maceranın başka bir faslı başlar artık
Dermansız ayaklarımızı sereriz toprağa
Kulübeye dönmüş uykuyu hürmetle karşılarız
Sıcak sadece yok bir sıfattır şimdi
Her birimizi zaten yok annelerimizi anarız
Zaten yok hayallerimizi kurarız
Sırlarımızı kimse görmeden yatırırız
Kapanmayan gözlerimizi inadına karartırız
Biz varız biz varız biz varız var ız zzz…

/Görüntüler “Bitmeyen Kavga”dır seyahatinde ömrün
Geçmişin rintlerinin çağa ayak uyduruşudur
Belkileri yıkılmış bir realitesidir zamanın
Beynin iflası tükenişidir cümle insafın
Günler geçer geçer hiç değişmez bu gidiş
Ne haykırış var ne yarış maddi alem uğruna
Ne dünyevi beklenti ne bir aş ne bir iş
Limanı çaresizlik dumanı yalnızlık doğurur
Rintlerin rüyası bambaşka bir atlas yoğurur /


Aralık 2005

İrfan Karapınar
Kayıt Tarihi : 19.5.2007 20:37:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Rintler,uzun seneler şairlerin de bir yanını temsil etmiş dünyaya boşvermişliğin simgesi sayılan kalender insanlardır.Hoşgörülüdürler,dünya malına tamah etmezler ama dervişlik yönleri de vardır.Günümüzün rintleri ise daha çok Stenbeck romanlarında boy gösteren Amerikanvari tiplemelerdir.Dünyaya boşvermişlikleri ortaktır. Bunlardan birini tanımıştım seneler evvel.İşsiz,sakalı diz boyu,kirli,gamsız...Bu adam gazeller okuduğunda şok oldum.O adam beni epey etkiledi.Üç beş sene sonra bir birikim neticesinde birden bu manzume oluşmuştu...O adam nerede,sağ mı bilmiyorum.Ama onun gibi kişiler orada burada aramızda sessizce dolaşıyorlar.Öyle gamsızlar ki çoğumuz göremiyoruz.Onların da bir hayatları,anlatacak bir hikayeleri var.İşte onların bir günlük hikayeleri işlendi...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Ünal Kar
    Ünal Kar

    ve su gibi akar geçer ayakların altından...

    ve akıp geçen hayatın içerisinde ne insanlar vardır mücevver ruhlu farkedilmez, kendi kendine ışıyan,

    yüreğine, kalemine sağlık değerli dost...

    mükemmel çalışmalardan biri daha...

    saygılarımı gönderiyorum..

    Cevap Yaz
  • İhsan Ertem
    İhsan Ertem

    Limanı çaresizlik dumanı yalnızlık doğurur
    Rintlerin rüyası bambaşka bir atlas yoğurur /

    Yüreğine kalemine sağlık çok beğendim.....

    Cevap Yaz
  • Cebbar Korkmaz
    Cebbar Korkmaz

    Görüntüler “Bitmeyen Kavga”dır seyahatinde ömrün
    Geçmişin rintlerinin çağa ayak uyduruşudur
    Belkileri yıkılmış bir realitesidir zamanın
    Beynin iflası tükenişidir cümle insafın
    Günler geçer geçer hiç değişmez bu gidiş
    Ne haykırış var ne yarış maddi alem uğruna
    Ne dünyevi beklenti ne bir aş ne bir iş
    Limanı çaresizlik dumanı yalnızlık doğurur
    Rintlerin rüyası bambaşka bir atlas yoğurur

    Akademik bir çalışma son derece güzel bir şiir gerçekçi bir bakış açısı kutlarım saygılarımla

    Cevap Yaz
  • Duygu Bedir
    Duygu Bedir

    Ben de birisiyle tanışmıştım bir zamanlar... Bir sürü şiirleri vardı ve atom mühendisi idi... inanamamıştım. Tebrikler. Sevgiler

    Cevap Yaz
  • Abuzer Kadayıf
    Abuzer Kadayıf

    Ermişler en gizli sırlarımıza vakıfmış
    Evvel ahir kaybetmişiz mistik hallerimizi
    Bir nevi rindiz manzumenin mevzuu
    Yerin altı dünyanın çekimi bitmiş artık
    Geride afrodizyak etkisi bırakmış galiba
    Uyarı dinlememiş ahali de bilememiş sonunu
    Belki kıyamet bağlamış yollarımızı
    Renksiz ve kokusuzmuş çiçekler kurumuş
    Saatler asılmış gökyüzüne vakitten öte
    Rüzgâr bir başkaymış bulutlar gamsız
    Mayıs kendini unutmuş faciaymış günler

    çok güzel dizeler şair

    yüreğin var olsun
    saygılar

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (5)

İrfan Karapınar