Bu deniz ölü, artık yok.
Bu tutkuyla bakılan maviler.
Özlemin; serin suları arıyor ama
gelgitlere sokulmuyor içim
bir daha, iyi düşün emi! ..
Beklenmez
bir yerdir gençliğin kıyıları...
Sandığın ne olsa bir umut
ne olsa ağlatır gözünü,
ne olsa!
Ne!
Yoksa, yalan mı öldüğüm senin için?
ve sen buna gülüyorsun ha!
Seni alaycı sürtük!
Ben içimin derin yarıklarına dolarken,
sen; serinlik peşinde
avuntu arıyorsun!
Yok! Senin göğünü sarmayacak
benli bir parça, bir damla suyum.
Bir günü bırak; bir dakika, bir an!
Zerde bir salise zamanı unut!
Yüzüm, gözüm ölü...
Ey esmeyen rüzgar, düşmeyen yağmur,
titre toprak! Akbaşı çökük dağlar,
katılın yasıma uzak yıldızlar.
Çökün içinize, cücelin!
Ölün ben gibi ağırdan da yavaş.
Karanlıkta bir gün bin dünya günü,
Gelin!
Düşün, düştüğüm yere.
Yüreğime sızmış yalnızlığıma.
Kayıt Tarihi : 15.8.2015 01:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!