Boş porselen tabaklar Şiiri - Cevat Çeştepe

‘İhtilal’ ne kadar yabancı bir sözcük.
Ve bu yabancı sözcük bu gece, yapay bir gölün yanına kurulmuş bu masada ne kadar da çok kullanılıyor….
.,
Çocuk., bir kulağına masadaki şarap kadehleri içinden çıkan kahkahaları doldururken diğer kulağına da yapay göldeki sandal sefalarından gelen şen-şakrak sesleri dolduruyordu...
Yan masalardan yükselen eğreti çatal-bıçak sesleri de arada gözünün iliştiği önündeki boş ve geniş porselen tabağa bakarken ki bekleme zamanlarına destek fonu oluyordu...
.,
İhtilal ne demekti...?
Üstü branda kaplı askeri araçların., üniforma rengine boyanmış tankların sokaklarda daha çok dolaşması ve arada şehir çanağına gümbürdeyerek dalış yapan 'tepkili jetlerin' gökyüzünde bıraktıkları buharlaşan izler miydi...?
.,
Çocuk, çok yakınlardaki renk cümbüşünün içinde.., bir minik kulübe önünde bilet kuyruğunda olsaydı ya şimdi... Dönme dolap, çarpışan arabalar ya da hani üstünde king-kong resmi olan korku tüneli için...
Önündeki o geniş ve hala boş porselen tabağa yan gözle bakarken bunu da düşünüyordu...
.,
İhtilal belki de, kimi insanların dergi kapakları üstündeki fotoğraflarına boydan boya kırmızı çarpı işareti konması demekti... Radyodaki çok sevdiği bin-bir gece masallarının yayın saatinin değişmesi de olabilirdi...
.,
Çocuğun kulaklarına dolan sesler birden sustu...
Masanın yanında bir genç adam belirmişti...
Saçları briyantinli ., beyaz gömlekli., siyah papyonlu ., beyaz eldivenli... Yanında getirdiği servis arabasının üstündeki çeşit çeşit yemekleri masadaki kimileri boşalmış diğer geniş porselen tabakları kaldırarak onların yerine bırakıyordu özenle...
Ve en son olarak da çocuğun önündeki o boş ve geniş porselen tabak kalkmış ve yerine de ............
.,
Çocuk gülümsedi...
Önce yeniden yükselerek içeri girmeye çalışan seslere kulaklarını kapadı....
Sonra tabağının solundaki çatalı sağ eline aldı....
Sesler tamamen sustu, bilet gişelerinin önü boşaldı...
Saçları briyantinli ., beyaz gömlekli, siyah papyonlu ve beyaz eldivenli genç adam gözlerini masadaki herkesin yüzünde hızla dolaştırarak ‘afiyet olsun efendim’ dedi ve uzaklaştı...
.,
Çocuk adamın arkasından bakmadı bile…
İhtilal ne demekti.. ?
Neyse neydi… Nasılsa ilerde öğrenecekti ne demek olduğunu…
.
.
(şimdi reklamlar serisinden-2010)