Lekesizdi, beyaz…
kar’ın kurtlanmadığı zamanlardaydı,
çocuksu masum dokunuşlar dolaşırdı
puslu sokaklarda…
karanlığın zifirine; yıldırım gibi düşerdi de sevgi
silerdi hasleti çaresizliğin kasvetini,
yıldızların gülüşleri dolardı geceye
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik



