Biz Kastamonuluyuz Şiiri - Şahabettin Mert

Biz Kastamonuluyuz

Ilgaz'la Karadeniz arasında kalmış,
Hem batının doğusu, hem de doğunun batısıdır Kastamonu.

Antik Çağ'ın Paflagonya'sı (Paphlagonia) ve Taşköprü'deki Pompeipolis Antik Kenti'dir; Kastamonu.
Şeyh Şaban-ı Veli, Benli Sultan, Abdal Hasan, Aşıklı Sultan ve niceleriyle 17 bin evliyanın beşiğidir Kastamonu.
Çobanoğlulları ve Candaroğulları'nın kurulduğu topraklardır Kastamonu.
Üsküdar'dan Sinop'a kadar uzanan sınırlarıyla Osmanlı'ya eyalet olan coğrafyanın adıdır Kastamonu.
Atatürk'ün Şapka Devrimi'ni gerçekleştirdiği şehirdir Kastamonu.
Kimse kusura bakmasın. Haklı olarak tarihimizle övünüyoruz.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Memleketin kışları uzun ve soğuk olur. İşte bunun için çay boyunun ayazını dillere destandır.
Yaz geldiğinde, ne zaman tatilden konu açılsa evin bodrum katı kastedilerek 'Bodrum'a gideceğim diye' espri yapılır ve 'ne olacak şunun şurasında 100 kilometre ötede bizim de denizimiz var' diye eklenir. Çünkü Bozkurt'la Çatalzeytin'in yeşili Karadeniz sahilidir bizim için. Abana, Cide Akdeniz'e benzer. İnebolu ile Doğanyurt'un Ege'den eksiği ne ki?
Evet! Ne olursa olsun bir tarafında Saat Kulesi, bir tarafında Kalesi'yle severiz memleketimizi. Ilıca Şelalesi'ni, Valla Kanyonu'nu, Ilgarini Mağarası'nı dünya biliyor, bilmeyen bilmesin. Sanki bilmeyenleri çok da umursuyoruz.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Şimdi gönüllerin başkenti olsak da, bir zamanlar Paflagonya'nın, Pompeipolis'in, Çobanoğulları'nın ve Candaroğulları'nın başkenti olduğumuz doğrudur.
Ve tabii şu kesin ki sarımsağın, pastırmanın ve siyezin hâlâ başkentiyiz.
Dediğimiz dediktir. İnandığımızdan vazgeçmiyoruz.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Doğa harikası ilçelerimiz vardır ki; Pınarbaşı'ndan başlayıp Şenpazar, Azdavay diye nefes nefese anlatmaya başlarız. Ve ekleriz Araç'ın yaylalarını, Ağlı'nın yeşilliğini ve yüzlerce yerleri.
Motif motiftir el sanatlarımız. Unutmayız tabii ki de Taş Baskımız gibi Hanönü'nün Gökçeağaç Kilimi'ni, Selalmaz'ın bezini ve ağaca şekil veren elleri.
Biz her değerimizi koruyup sahip çıkıyoruz.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Öyle lafları da uzatmayız biz. "Geliyon, gidiyon, seviyon, sevmeyan" der geçeriz.
Mesela, meşhur etli ekmeğimizi havul havul (sıcak sıcak, aceleyle) yeriz. Mesela, öğcük veya cıdgada (çok az) mutluluk bizleri çok hoş eder. Mesela, gıtmür (cimri) değilizdir biz. Soframıza herkesi davet ederiz. Incıklanmayız (telaşlanmayız) kolay kolay. Macünüslerin (maydanozların) çapından (kenarından) seyiderek (koşarak) geçeriz.
Ne ağzımız değişti, ne de bundan utandık. Biz böyleyiz, böyle yaşıyoruz.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Memleket sevdamızdan da vazgeçmedik hiç.
Kimimiz sağcı oldu, kimimiz solcu.
Birimiz Nihal Adsız'ın Bozkurtlar'ını okudu, diğerimiz Karl Marx'ın Das Capital'ini.
Birimiz tek yol İslam dedi. Öbürümüz ne varsa Turancılıkta var dedi. Diğerimiz ise tek yol devrim.
Birlikte kıyasıya felsefi sohbetler ettik. Birçok zaman da 'ben olsaydım"lı uçuk fikirlerle memleketi çok ihya ettik.
Ortak noktamız ise hepimizin antiemperyalistliğiydi.
Tıpkı Milli Mücadele'nin kadın kahramanlarının sembolü olan Seydilerli Şerife Bacı gibi.
Biz dostu da, düşmanı da elbet biliyoruz.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Çocukluğumuzdan beri bir topun peşinden çok koştuk. Hiç unutmayız ki harçlıklarımızı biriktirip gittiğimiz Kastamonuspor'un maçlarında, sesimiz çok kısıldı. Yediğimiz son dakika golleri üstümüzü başımızı yırttık. Ama ne yaptıysak bu memleketin takımını Türkiye'nin büyük ligine çıkaramadık.
Mahalle maçlarında da kimimiz Cemil (Turan) olduk, kimimiz (Metin) Tekin. 3 Korner 1 penaltı yüzünden ettiğimiz kavgalar ise cabası.
Ama olsun. Her zaman kardeşlik kazandı. Bir sonraki gün yine okulda kol kolaydık.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Zenginmiş fakirmiş demedik. Kel simidimizi baş tacı ettik.
Kimimizin sabah kahvaltısında oldu, kimimizin aç karnını doyurdu. Ha bir de yanında Kastamonu Pastırması varsa onun adı her zaman, ziyafet oldu.
Bizde Kastamonu Mutfağı denilince akan sular durur.
Aşmıştır sınırlarımızı çoktan; Çekme Helva'mız, Üryani Eriği'miz gibi Daday'ın Etli Ekmeği; Taşköprü'nün Sarımsağı, Kuyu Kebabı; Tosya'nın Pirinci ve İhsangazi'nin Siyezi.
İnebolu'nun ekmeği, Devrekani'nin Cırığı, Küre'nin mantısı derken devam eden; ekşili pilav, banduma, cevizli çörek ve sayamadığımız 900 'e yakın yemeğimiz medar-ı iftiharımızdır bizim.
Hamurlu yemeklerimiz çoktur ama eti de severiz, otu da. Yani ağzımızın tadını seviyoruz.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Kış gecelerinde altı kol oyunu köylerimizde sımsıcak oynanır. Tavla müsabakalarını ise hep babalarımız kazanır.
Üç beş arkadaşla arada bir içsek de, sonunda ya da Saidemi birlikte söyler ya da Tiridine Bandım'la oynarız.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Her gurbetçimiz memleketine, memleketimizde yaşayan her misafirimiz Kastamonu'ya sevdalıdır.
Arada bir ilçeler arası laf dalaşına girsek de Kastamonu'ya laf söyletmeyiz. Kısacası biz 19 ilçe, 173 mahalle ve 1054 köyümüzle yan yana, kol kolayız.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz

* * *

Kastamonu için o kadar çok yer, yemek, tarih, kültür, turizm var ki hangi birini sayacağız. Evliyaları saysak sayfalar alır, tarihi anlasak saatler. Gezilecek yerler anlatmakla zaten olmaz gelip görülmesi gerekir. Bu memleket için o kadar yazar kitap yazdı yetmedi, yenilerini yazdı. O kadar kişi fotoğrafladı yetmedi, yenilerini çekti. Şiirler yazıldı, şarkılar bestelendi, yetmedi.
İşte bunun için bu memleketi çok seviyoruz. Onun için de say say bitiremiyoruz.
Çünkü Biz Kastamonuluyuz / Şahabettin Mert