İşte böyle başlamıştı herşey..Küçücük bir ihtimaldi senle buluşmamız, çark dönmüş ve şanslı sayı sendin ogün denk gelmek miydi, yoksa o hep söylediğin kısmet mi bilemedim..hani sen diyince ben hep küfrederdim ya severim o kısmeti diye.. Öyleydi işte.Kısmetti belkide benim bilmediğim. İkimizde kavgayı severdik kimi görsek hep bir bahanemiz olurdu kavga etmeye, tutamazdık dilimizi, haksız olan dünya olsa kafa tutardık etimize budumuza bakmadan dayak yerdik yine de son yumruğu biz atardık ne kalabalık korkuturdu gözümüzü ne iri kıyım cüsseler kavga nerede biz orada bitiverirdik çekerdi bizi sanki birşeyler , belanın üstüne üstüne gitmeyi korkaklığa değişmez dik.
Sonra bir gün uzak düştük bir birimizden sen geleceği kurtaracak bende dünyayı yörüngesinden çıkartacaktım sanki, ayrı kalmak nedendi hiç anlamadım, oysa ne kavgalar vardı edilmemiş ne gülüşler vardı gözlerimizden yaş gelene kadar güleceğimiz..yoksa budamı o çok sevdiğim kısmetin işiydi,severim lan severim o kısmeti... Ben sevmemde sen bilirsin ne söylemek istediğimi.. (Öyle gülme gülüşü ömre bedel )şarkı söylerdik bazı akşamlar söyler eşlik eder kim bunu söyleyen diyince bilemezdik
Dedim ya biz hep gülerdik.. Unuturduk herşeyi zaman nasıl geçerdi bilmezdik .Herşey güzel olacak gibi olurdu da olmazdı biz yine gülerdik..mcc
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta