Ne kadar farklıydı bizim çocukluğumuz değil mi?
Ne İnternet icat olmuştu o zaman,ne de her ev de bilgisayar vardı..
Biz eğlenmek için Saklambaç oynardık çoğu zaman,ya da Körebe..
'Birdir bir' ile 'ip atlamak' bizim oyunumuz değildi!
Ama kızları da kıramazdık..
'Çamurdan pastalar' yapar, 'papatya çiçekleri' ile süslerdik üstünü..
Kelebek avına çıkardık bazen de,yakışırdı pastaya..
Tencere kapağından direksiyon yapar,
Taksicilik oynardık patika yollarda..
Para olarak karayemiş yaprağı kullanırdık..
Değeri Euro kadar olmasa da,bu piyasa da iş görürdü! !
Adrenalin anlayışımız da farklıydı mesela.
Biz heyecanlanmak için komşunun meyvesine dalardık!
Ya da Dut ağacına kurduğumuz salıncak ta çılgınlar gibi sallanırdık..
Dere kenarında Kurbağa avlardık,
Üstümüzü çamur yapar akşam da fırçayı yerdik..
Süslüydük te! ! !
Ereti otundan kolyeler yapar boynumuza asardık..
Onun için koparırken çok dikkat ederdik..
Çünkü önemliydi kökü..
Kök kolyenin taşı sayılırdı..
Akşamları ışık böcekleri yakalardık..
Kavanozun içine koyar lamba gibi aydınlatmasını beklerken,
Havasız bırakıp ölüme terkederdik..
Bizde kadın-erkek eşitliği vardı! !
Bazen futbol oynar,bazen evcilik oynardık..
Ama hiç de gocunmazdık..
Şöförünü tanımadığımız kamyonların arkasına takılır,
Hiç bilmediğimiz yerlere gider,
Sonra başka bir araba ile aynen geri dönerdik..
Dünya bizim için dönüyor sanardık! !
Savaşlar,krizler,ölümler bizi bağlamazdı..
Biz sadece kendimiz için yaşardık...
Kayıt Tarihi : 9.2.2007 21:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kim hatırlamak istemez ki çocukluğunu?

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!