Dinlemiyor gönül halden anlamaz
Kim ne derse desin bitmez umudum
Elalem laf etmiş beni bağlamaz
Kim ne derse desin bitmez umudum
Yürek yangınıma bir sensin çare
Ne desem olmuyor söz geçmez yare
Param parça kalbim hep pare pare
Kim ne derse desin bitmez umudum
Depreşir içimde dinmez sellerim
Kopar hayat ile bağlı tellerim
Ne dizlerim tutar nede ellerim
Kim ne derse desin bitmez umudum
Lafzede'yim acım büyük kendime
Yenilmeyeceğim hüzün fendine
Kimler için neler neler dendi de
Kim ne derse desin bitmez umudum
Kayıt Tarihi : 11.12.2015 18:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
O, karanlık bir odada tek başına oturuyordu. Dışarıda herkes konuşuyor, eleştiriyor, yargılıyor ama onun için hiçbir söz önemli değildi. Çünkü içindeki umut, hiçbir lafla bağlanamazdı. “Dinlemiyor bu gönül… Kim ne derse desin, bitmez umudum,” dedi kendi kendine. Bu, onun bir yaşam felsefesi olmuştu; acı ve kayıplar bile onu yıkamazdı. Kalbi parçalanmıştı, ruhu paramparçaydı; ama her parçanın içinde bir umut ışığı saklıydı. Yüreği yanarken, bir tek şey çare olabilirdi: sevdiği, hayalini kurduğu kişi. Ama bilinçliydi, sabrı ve umudu ona direnmenin gücünü veriyordu. İçinde seller kopuyor, hayatın telleri kopup gidiyor gibi hissediyordu. Dizleri ve elleri tutmaz olmuştu, ama yüreği hâlâ dimdik duruyordu. Her acı, her kayıp onu kırmak yerine güçlendiriyordu. Ve Lafzede olarak kendi iç sesine fısıldadı: “Acım büyük, ama yenilmeyeceğim… Kimler için neler söylendi, dendi, dediler… Kim ne derse desin, bitmez umudum.” O gece, karanlığın içinde bile bir ışık gördü: umudun hiç bitmediğini, direnmenin, sevmenin ve beklemenin en güzel zafer olduğunu…
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!