Zamanın gerisinde kalıyoruz
O çağlayan gibi akarken
Biz taşlara takılıyoruz
Ne yapmalı ey gönlüm
Sonuna doğru yaklaştığımız bu misafirhaneyi
Bekleyişlerle, keşkelerle mi geçirmeli
Yoksa taşların arasındanda olsa, gidilecek bir yol mu bulmalı ?
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Allah dünya ve insanoğlu ile beraber onlara hayatı kolaylaştıracak sebepleri de halk etmiştir kardeşim. Ayrıca; bu hayattan sonra gideceği sonsuzluk ülkesine ulaşma yollarını da gayet geniş oraya gidişleri de gayet suhuletli kılmıştır. Yani cennetlere gitmek için öyle taşlar arasından çıkış aramaya hiç gerek yoktur. Çünkü önümüzde koskocaman bir cadde-i Kübray-ı Kur'aniye vardır vesselam.
Hayırlı sınavlar.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta