SAĞLIK GÜZELLİĞİN YOLU
Sağlık sorumluluk apartmanı sekiz kiracıya aittir. Ve bu kiracıların her biri bir sağlık karnesine sahiptir. Sağlık zemin sorumsuzluk yaşam engelleri dört ana caddeye ayrılır ki… Birinci ana cadde “ BAŞARISIZLIKLAR”, ikinci ana cadde “ KORKULAR”, üçüncü ana cadde “ SINIRLAR”, dördüncü ve son cadde ise “ KARARSIZLIK” tır.
Bu caddelerin her birine iki sağlık sorumluluk apartmanı düşer ki bu da iki kiracı ve iki sağlık karnesi eder.
Birinci ana cadde de yaşayan apartman sakinleri sonun da “MUTLU” ve “YAŞAM” karneleri ile soğuk kış gecelerin de kömür zehirlenmesi yaşamadan doğal gazın eve takılmasıyla ödeme yapılmayan faturaları ile ısınırlar ki başarısızlıklarının sefasını sürerler…
İkinci ana caddede yaşayan apartman sakinlerinin sağlık karneleri “HUZUR” ve “ GÜZEL” tedbir alıp korunmak için sorumluluğunun kendi avuçlarına alma zamanının geldiğinin farkında lığını görürler. Böylece yeni başlangıçlar için tüm insanlara ve dünyaya huzur ve güzelliği duyururlar. Korkularını uyum ve ölçülerinde DENGE sağlarlar… Bu iki sağlık karnesi ile hoşa giderek hayranlık uyandıran, “BAŞARI” düşüncesi uyandıran sakin, görgü kurallarına uyan,beğenilen insan artık “KENDİNİ TANI” zamanı gelmiştir.Kendi ile yüz yüze gelme ihtiyacı içerisine girmiştir ki “ZENGİNLİK” orada saklıdır. Diğer “BAŞARISIZLIK” ana caddesine gidip, “MUTLU Ve YAŞAM” ile arkadaş olur.Korkularını anlatır. Kendini tamamlamak için “GÜZEL” Olan her şeyi kabul ederler…
Üçüncü ana caddede yaşayan apartman sakinleri “ SAĞLIK Ve GÜVEN” diğer iki ana caddede bulunan “MUTLU, YAŞAM, HUZUR, GÜZEL” ile çok iyi dostturlar… İki caddenin, iki kiracısı ve iki sağlık karnesinin can ve mallarına “BEN” değil “BENİM” demiştir.Güzel olan her şeyi estetikten, coşkudan, okşayıcı söz ve davranıştan uzaklaştırıp, ahlak ve fikri özellikleri olmayan insanlara güzelliği yayıp sınır koymada birebirdir.Sağlık ve güvenlerini sağlayabilmek için…
Dördüncü ve son cadde olan “KARARSIZLIK”, “COŞKU” ve “ RİSK” adındaki sağlık karneleri “KENDİNİ İFADE” yolunda birey olarak kendini ödüllendirir.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta