’Bir ölüm uzaklardan vurur yollara bizi,
bilge bir yalnızlığa serer hikayemizi...
kırık bir kırlangıcı dağlara çeker beyaz,
kapanır bir ustura dindirir öfkemizi! ..’
I
/Adalet duygusunu yitirmiş, yeni bir çağın modern yaralarında
İsa’dan kalma çarmıhlarda, lanetli yaşamların belirgin köhneliği! ../
kentlerin rahminde, doğmaya hazır piç acılar! ..
(’ÇOK UZUN BİR SÜRE UÇURUMA BAKARSANIZ UÇURUMDA SİZİN İÇİNİZE BAKAR’)
Issız bir patikanın karanlık geçitinde,
ellerimde tutuklanmış bir akşam
ve yamalı yüreğim,
/’Ben bir silahım! ..
ama hiçbir silah yaralamaz insanı, başka bir insan olmadan...’/
Her hangi bir hayatın rutubetli serseriliğinde, en kötü ihtimalsin! ..
şu başkaldıran gecelerde, uçurum kıyısı belleğin
ölçülü aşklarda buğulanan, ölçüsüz yüreğin
ŞAİR, KENDİ ASILACAĞI İPİ YANINDA TAŞIYAN ADAMDIR! ..
Aldığımız her solukta içimize çektiğimiz bu hayat, eksilmekti..!
yavaş yavaş eskitmekti kendimizi, her gün biraz daha...
her gün biraz...
(’HAYAT LEKESİZ BİR KELİME, YAŞAMAKSA ALABİLDİĞİNE KİRLENDİ! ..’)
/Cinayet mahalinden ayrılırken ipuçlarımı bıraktım! ..
kimse görmedi toparlamaya çalışırken dağılmış yalnızlığımı! /
I
/Sen failim, tetikler tanığım olsun:
sen, siperlendiğim şiirlerde, mülteci isyanlarım,
upuzun tenhalıklarım ve engel tanımazlıklarım
sen, ölü doğmuş zamansız düşlerim,
/herkes, derin bir siper kazardı korunaksız yalnızlığına
karanlığın hırsıza suç ortaklığı yaptığı vakitlerde
herkes, acıtan mağlubiyetinin hıncını,
kambur yalnızlığından alırdı.../
ömrümün en uzun geceleri,
(BİR SUİKASTÇİ HEDEFİNİ KAYBETMİŞSE ARTIK HEDEF KENDİSİDİR...)
I
Bir ölüm hazırladım kendime,
aşkların rus ruletinde...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!