değneklerini bana seni anlatıyor
kır saçların da öyle
mahzun bakışların dahil
ben seni anlamadıysam eğer
anla ki gönlüm cahil
ruhum sefil
nasırlı ellerin bana seni tanımlıyor
geçmişimi sorguluyor
biraz sabret anlatayım
ellerin işaretleri yeterli
kuru tenin de öyle
sen yoluna ben yoluma değil
ben gafil
sen yavaş ben hızlı
ten siyahı beyazı kızılı
her biri ben hasılı
ağlarken sana memeden süt verildi
emeklerken de doğuran ana sevindi
yaşlandığında benliğin türevi güldü
yaşadığın zaman kolay belki zordu
merdivenleri tümsekleri çıkarken
sek sek oynarken ip atlarken
sularda yüzerken top oynarken
bak anne
bak baba
sen bir gül ebeveynler güllerdi
onlar sana
sen onlara
birlikte gülerdiniz
az sabret
seni sana
beni bana anlatıyorum
gözlerinle dünyaya bakıyorum
ben seni kendime uyarlıyorum
empati kuruyorum
kendimi sorguluyorum
be adam yaşlanacaksın
gençliğine hayıflanacaksın
ekmeği dişlerinle değil
ellerinle çiğneyip yutacaksın
değnekle yürüyeceksin
hantal bedeninle baş başa kalacaksın
en nihayet
“Yaaa Rab Sana Geliyorum”
diyeceksin!
diyeceğim!
UMARRIM PİŞMAN OLMAYACAKSIN-OLMAYACAĞIM
.....
02.04.09
Kayıt Tarihi : 2.4.2009 16:14:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İmlâ perişan, akış kopuk,gramer zayıf,sanatın biçimsel formlarına tamamen aldırışsız..
Ama bütün bu kusurları bile şiirin arkasında duran kimliğin bir parçası ve bu kusurlar onun sıcaklığını, sevecenliğini, çocuksu hesapsızlığını ele veren güzelliklere dönüşüyor.
şiir her şeyden önce şairde bir sıvı olarak bulunur ve kalıba dökülmeden önce potasında kelimeleri erimeyen bir şiir, asla şiir olamaz
Ben bir şiiri, şiir yapan mayii görmüşsem bir şiirde gerisi teferruattır
Şiir kaynayan yüreğinize sevgiler şair..
TÜM YORUMLAR (1)