bugün kendimi nostaljiye atasım var.
bir yandan zeki müren çalarkan diğer yandan cızırdayan pikabıma bakıp öylece dalasım var sonsuzluğa..
geçmişten geliyordum. adını sanını bir türlü hatırlayamadığım insanların arasından.
fincanda içilmek için bekleyen kahvemin kokusuna kayarken burnum. bir kahve nasıl olur da böylesine özlem kokardı?
çocuktum; anadan doğma bir bebeğim vardı, bir de beyaz bir ayım. çocukluğuma dair sahip olduğum iki oyuncağım geldi gözümün önüne..
tüyleri yer yer sararmış ayımın sobanın karşısında yanarken canının acıdığı hissi içimi acıtmıştı o yaşta.
çıplak bebeğimin sele kapılıp bir daha geri dönmeyişini anımsadım sonra.
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta