Bir tütün yaktım seyreyledim maziyi
Beyazdı, ben boyadım karaya alnımdaki yazıyı
Kimseye kusur bulmam, öyle iş yok
Bulamadım sonunu yine de kazdım bu kazıyı
Fazla derinlere indik, heves uçtu buralardan
Öylesine sohbetler, yalanlar; kanıyorum yalandan
Haberi yok gibi dağın şöyle bakınca tavşandan
İnanın farkındayım eteğimdeki hem taştan hem karıncadan
Çirkin geliyor insanlar ama sıfatsal değil
Ufak bir kız çocuğunda aranıyor tüm umudum
Soğuk geliyor kahkahalar ama gülüşsel değil
Bir küçük erkek çocuğunda ferahlıyor gülüşüm
İnsanlıktan bir şey çalmadılar aslında
Selam ver esnafa, o kafasını kaldırmasa da
Değişen bir şey yok, bakınca esasında
Ruh bakınca gözlere ortada, artık kıyafet bedeni saklamasa da
Eleştirmek hoş değil lakin durmuyor bu gönül
Dilim sussa da içim bir yargıç salonunda
O kuşa demiş olacak olsam süzül
Kuş yürür bırakır süzülmeyi, daima yaptığı şey olsa da
Bu devir iyi değil, eski devirlerden de çok farkı yok aslında
Paraya secde edenlerin, sarardı isimleri mezar taşlarında
Uyurken, "Bana dokunma" diyen insanlar gördüm
Yıkıyorlardı, çevirerek; dört insan teneşir başında
Muhayyel kedere sokma insanları zemheri olsa da
O yar deseydi bulurdun o gülü zemheri değil kürek yaksan
Derde koymayın kendizi gülümseyin
Sonra çoğalır aklar, ırsi de olsa genç yaşınızda
Kayıt Tarihi : 10.10.2025 03:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!