Zaman geçti çok gurbeti dolandım
İçimdeki derdi susturamadım
Çok gönülde durdum eğlendim kaldım
Bir türlü gönlümü susturamadım
Elim aldım sazı söylerim sana
Yıllarca çektiğim şu nazı anla
Ayrılık ne imiş yaşarken dinle
Bir türlü gönlümü susturamadım
Kul söyler derdini mevlaya açar
İçinden geçeni duaya katar
Bir gönül derdinde binini yakar
Bir türlü gönlümü susturamadım
El söyler derdini mehdiler dinler
Çekilen çilenin altında inler
Kıymetsiz sözünü söyle kim dinler
Bir türlü gönlümü susturamadım
Verdiğin sözlere sadakat eyle
Nazını niyazını dostuna söyle
Sen kimsin haddini biliver şöyle
Bir türlü gönlümü susturamadım
Dar günde elini tutanı gözle
Bildiğin her şeyi yerine gizle
Olur olmaz bir çığırtkan sözüne
Bir türlü gönlümü susturamadım
Gördüğün rüyanın peşine düşme
Selamsız geçenin yanından geçme
Zenginin sofrası acıdır içme
Bir türlü gönlümü susturamadım
Söyle sen sözünü kıymet bilene
Aslına ceddine değer verene
Gönül kırmayana Hakkı bilene
Bir türlü gönlümü susturamadım
Geceler uzundur sabaha geçmez
Ettiğin kötülük bırakıp gitmez
Yad elde çırpınsan gene kar etmez
Bir türlü gönlümü susturamadım
Gönül gam dediğin ömrümü aldı
Ömür yetmedi mi gönlüme daldı
Mevsim bahar oldu bana kış kaldı
Bir türlü gönlümü susturamadım
Derledim şarkılar şiirler yazdım
Ferhat'a özenip dağları kazdım
El aleme yazken ben kışa girdim
Bir türlü gönlümü susturamadım
Elimde birikmiş acı ve keder
Toplasan tamamı kaç lira eder
Gönül küstü artık nereye gider
Bir türlü gönlümü susturamadım
Gün oldu zamanı askıya aldım
Senden ümit yoktu kuşkuya daldım
Bu garip dünyada tek başım kaldım
Bir türlü gönlümü susturamadım
Kayıt Tarihi : 25.9.2023 14:26:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!