Bir gözpınarı nasıl kuru olur bu denli?
Bir yaşam nasıl sığdırır -bunca acıyı- birkaç yıla?
Bir sevda nasıl büyür bu zemheri boranlarında?
Bir mazi nasıl bu kadar acımasız olur atilerde?
Bir şiir nasıl da ozanı susturuverir bir çırpıda?
Bir mısra nasıl esinti olur poyrazlarda?
Ve bir öykü nasıl olur da bu denli yanık?
Dönülmez akşamın ufkundayız.Vakit çok geç;
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan
Devamını Oku
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç!
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle.
Geniş kanatları boşlukta simsiyah açılan
Ve arkasında güneş doğmayan büyük kapıdan