Sanki saçların ay ışığında yıkanmış,
Gözlerindeki yıldızlar semada karşılaşmış gibi.
Ben Mekke'den Medine'ye hicret eden bir muhacir,
Sen kardeşini kentin sınırında bekleyen ensarsın farzet ki.
Aynı Allah'a inandığımızdan bihaber kaç mevsim seyre çıktı şu ay ve şu sayısız yıldızlar.
Biz karanlıkları ne zaman duvara çivileyip aydınlığın yüreğimizden, ancak ve ancak yüreğimizden, yeryüzüne doğabileceğini kabul edeceğiz?
Ben muhacir, sen ensar.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman