Çıplak gecenin yağmur kokulu
Gül tadında saf kızıdır çiğdem
Yanık yüreği kıraç topraklardan gelmiştir
Hayat ona bilmediği acıları ekmiştir
O emeksiz kazancı bilmez
Bakışlarıyla insanları ezmez
Ellerini semadan eksik etmez
İçindeki baharı bitmez
Yüreğine yalan söylemez
Çıplak gecenin yağmur kokulu
Damla yürekli kızı çiğdem
Çakılıdır benliğine erdem
Bilmediği şehirlere gider
Karanlık, annesinden uzak sokaklardan geçer
Her gün yüreğinin hasretini biçer
Çalışmak zorundadır
Alın terinin saflığını bilir
Değişime dayanamaz hayatın çarkında değişir
Her gece vicdanıyla yüzleşir
Ama ortam insanı olmak zorundadır
Elden ne gelir
Yaşayışından ödün verir
Ezdiği yürekleri düşünmez olur
Bakmaz ardında ki acı çekenlere
Yüreğinin arka bahçesinde kalmış sevdalara
Girer bilmediği karanlıklara
Aldırış etmez zamana
Saygısı yoktur artık çevresindeki insanlara
Yaptığının doğru olduğunu savunur
Dürüstlük tanelerini yalan ateşinde kavurur
Maskelerle avunur
Çıplak gecenin yağmur kokulu
Maskeli kızı çiğdem
Hani nerde erdem
Annesi bunu öğretmemiştir
Ortama ayak uydurmayı çok sevmiştir
Yalanları ortaya sermiştir
Gül verene
Diken ikram etmiştir
Çiğdem artık başka insandır
Kendisi bile tanımıyordur aynadaki insanı
Şimdi odasındaki insan yabancıdır
Karanlıklar arkadaşı
Bilinmezler sırdaşıdır
Yalanlarsa heybesindeki en iyi tohumlardır
Küçük şehrin yalan dolu kızı çiğdem
Söyle bana hani nerde erdem
Bir meçhulün hikayesidir çiğdem
Unutulmuş sevdalı yüreklere su serpmek için
Unuttuklarımız
Kandırdıklarımız
Susadıklarımız için
Bağrı yanık şairin kalemidir çiğdem
Söyleyin bana bende olmayan
Sizde var olan
Dilenizden adı düşmeyen
Hani nerde erdem
Kayıt Tarihi : 3.3.2008 00:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!