Mülkü bize bile ait olmayan toprak bacalı kerpiç bir evde yaşıyordum,
Kendi evimiz çoktan virane olmuş,yıkılmıştı o vakit..
Buzdolaplarının köylere gelmediği… televizyonun araba değerinde olduğu günlerden bahsediyorum.
Annem çökelek bidonlarını serin durması için yıkılan evimizin zeminine gömüyordu
Her sabah toprağı sıyrılarak açılan bidonun ağzından çökelek…
Asıl adı külah olan ‘külek’ten de tereyağı…
Köyde yaşarken yumurtaya ‘köy yumurtası’ demiyorduk, bizim için adı sadece yumurtaydı
Yollarımız burada ayrılıyor,
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Devamını Oku
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta