Bir kadın nasıl olmalıdır
Bir kadın önce asil olmalıdır
Ne kendini beğenmiş nede sıradan olmalıdır
Onun her yaptığında asalet kokmalıdır.
Bir kadın nasıl olmalıdır
Kocasına dost sırdaş olmalıdır
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
çok güzel bir çalışma saygıdeğer dostum..sonsuz saygılarımla..++10..ekliyorum..
ne onunla ne onsuz değil, onsuz olmaz,, tebriklerle
Herkesin yüreğindeki tanım başka istediği beklediği başka
peki bir kadın şiirde anlatılanların içinde kendini ne zaman görecek.. kendi duygu ve isteklerini ne zaman yapacak.. kendisi için yaşayacak mı yoksa eşi, çocukları, evi, pastaları, yemekleri, el ne der derdi ile uğraşırken heder mi olacak.. bu şiirdeki kadın değil, sadece ve sadece başkalarına hizmet edilmek üzere görevlendirilmiş bir robot.. kadında erkekte önce insandır.. kadın, çağımızda artık evlerde saklanılmak için değil, gelişen teknolojiye ayak uydurmuş, geleceğin çocuklarını yetiştiren eğitimli, evinin geçimini sağlayan, aile kavramının temel taşıdır.. köle değil, duyguları olan bir bireydir.. saygılar şaire ve şiire..
İyi bir kadın ve iyi bir erkek arasında düşünülmesi gereken yakın bir ilginin olduğuna inanıyorum... İyi ve kötüyü devşirmek ikisine aittir... Burada erkeğe çok büyük görevler düştüğü kadar, kadının da sınırlarını iyi bilmesi gerekir... Sevgi, her şeyin başıdır; ilgi, her şeyi çözer, tatlıya bağlar... Tebrikler... 10 puan +ant. Sevgiyle...
Bir kadın da, bir erkek de önce insan olmalıdır... Sevginin ve sorumluluğunun ne olduğunu bilmeli ve bunları günlük yaşamına, ilişkilerine yansıtmalıdır. Ortaya çıkan görüntü 'nasıl olmalıdır' ın cevabı olur sanırım...
Kutluyorum güzel çalışmanızı sayın Mehmet Yağcı
Günümüzde, aile hayatının saadeti için, güzel evliliğin sürdürülebilir olmasını anlatan, bu yolu gösteren birinci yöntem bu şiir.
hoş bir şiir okudum Mehmet bey.. bir de 'bir adam nasıl olmalıdır' isimli şiir gelirse işte o zaman bütünlük hazi olacaktır :)
gönlüne, ömrüne sağlık olsun..
dua ile..
Yüreğinize sağlık ama bu her kadında olması gereken vasıflardır ama belkide erkeklerden kaynaklanan olmazın olmazlarıdır ne dersin )) güzeldi duygularınız mısralara dökülmüş anlam ve anlatımı güzel şiirinizi ve sizi canı gönülden kutlarım kaleminiz daim ilhamınız bol olsun saygı ve sevgilerimle +10
Hocam, bir kadında olması arzu edilen tüm güzellikleri şiire dökmüşsünüz. Sizleri tebrik ederim, ancak böyle bir kadını beklemek gençleri bekar bırakır, çünkü yok böyleleri (istisnalar kaideyi bozmaz). Şiirde belirtilen kadını bulan talihli dünyada Cenneti kazanmıştır. Sizleri bu güzelim eseriniz için yürekten kutlar saygılarımı sunarım. +10+ant
Mükemmel.
Böylesi dostlar başına
Ne mutlu yetiştiren anaya
Aman hiç darılma ha!
Bunlar dilekler
Hep böyle değil; sadece erkekler
Kadınlar da ister, mükemmel erkekler
Kutluyorum.
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta