BİR KADIN BİR HAYAT
29.07.1960 Yılında dünyaya geldim. Her çocukluk gibi düşe kalka büyüdüm iki kaza geçirdim. Birinde balkondan düştüm. ALLAH’A şükür bir şey olmadı. İkin cinside ayağıma dökülen kıskın yağ oldu. Yanık kemiğe işlemiş dediler, ayağımın kesilebileceğini söylediler. Annem razı olmadı. iyikide olmamış iki yıl sonra düzeldim.
İlkokulu cumhuriyet ilkokulunda okudum okumayı çok istiyordum. Ama abim sağ olsun razı olmadı, diplomamı sakladı hayallerim boşa çıktı. Hâlbuki hemşire olmayı ne çok istiyordum. Neyse ki endüstri meslek lisesin de akşam sanat okuluna kayıt oldum. İki yıl sonra bitirdim. Daha sonra eve tepildim ailemle iyi anlaşıyordum abimle arkadaş gibiydik sırdaşımdı taki nişanlan kadar tabi’i ki abim ve ailemin isteğiyle oldu. Sonra abim yüzüğü atmamı söyledi. Bende atmayınca bana kızdı. Ve beni kardeşlikten reddetti.
O abim gitti yerine başkası geldi. Keşke abimin sözünü dinleseydim. Atsaymışım yüzüğü, Hayatımın zehir dolu yılları başladı. Sanki yüzük değil de lanet halkası takmıştım. Parmağıma aileler arasında anlaşmazlık başlamıştı. Sonunda beni kaçırdılar. Yedi yıl küs kaldılar. Gelinlik giymeği o kadar çok istemiştim ki, maalesef giydirmediler. Hala hayatımda bir eksiklik var. Gibi… Ayda veya kırk günde bir iznim vardı. Ailemi görmeye O da burnumdan getiriyorlardı. Evliliğimin üçüncü günü ilk dayağımı yedim annesinin şikâyetiyle sonrada elini öptürdü. Ailemden şikâyet duymayacağım dedi. Haklıda olsam konuşma ve savunma hakkım yoktu. Hakkımı savunmaya kalksam sonum dayak oluyordu.
Evliliğimin birinci yılında bir kızım oldu.(1980) kızımın doğumu elimi ayağımı bağladı. Kızım için her şeye katlandım.(1983) yılında ikinci kızım dünyaya geldi. Yavrum kız diye adını bile koymadılar. On beş gün sonra kayın babam geldi. Kızımı sevdi annesinin ismini verdi.(1986) yılında oğlum dünyaya geldi. Yemekler verildi mevlitler okundu. Oğlum olmasaydı yeminle oğlunu evlendireceğini söyledi. Kayın validem, neyseki oğlum oldu. Eşimde biraz deyişdi. Biraz da olsa evimize huzur gelmişti.(ALLAH için açlık susuzluk çekmedik) her şeyin iyisini yapardı. Ama kusur istemezdi. Hatayı kabul etmezdi evde terör estirirdi.
Dördüncü çocuğum(1981) de dünyaya geldi. Oda erkekti ismini eşim koymuştu.(1995) de bir kızım daha doğdu. Hayatımız rayına oturmuştu. O benden memnun bende ondan memnumdum çok güzel günlerimiz başladı. Her şey dört dörtlüktü, yememiz içmemiz sohbetimiz gezmelerimiz evde çocuklarla şakalaşmamız… ALLAH’A çok şükür dedim. Ama eşimin hayatında başka bir kadın olduğunu öğrendim tezgâhlarıyla aşk yaşıyorlarmış üç yıl sonra ortaya çıktı. Küçük kızım üç aylıkken kendi aralarında imam nikâhı evlenmişler. Günlüklerini okuduğumda şok oldum. Tatil fotoğrafların elime geçti. Zoruma giden onların üç yılda yaşadıklarını ben yirmi yılda bir gün görmemiştim, ömrüm çocuk büyütüp iş yapmakla geçti. Evliliğimin altı ayın ala gerini at gitsin.
Varlık elden gitti iflas etti. Çekip gitti buralardan üstüme bir sürü borç ve beş çocuğu bırakıp gitti… İki kızımı ve bir oğlumu evlendirdim bir oğlum Üniversite de bir kızım lise sonda okuyor büyük oğlum iki evin sorumluluğunu aldı. Bende biraz olsun. Destek için(Leyla Hanım sağ olsun) önce SODES de şimdide kadın derneğinde İŞKUR’un aşçılık kursun da. Alışıyorum. Küçük oğlum hem çalışıyor Hem de okumaya gayret ediyor.
Hayata atılmaya çok geç kaldım. Her kes ne der? Ne derse desin belki bu durumda olmazdım. Büyük kızım bile niye bu kadar çektin boşansaydın dedi. Senden ayrılamadım dedim. Benden ayrılmadın ama beş çocuğu yüklendin daha mı iyi oldu dedi.daha iyi oldu.evet her şey bu saten sonra daha iyi oldu.beş çocuk iki enişte beş torun bir gelin hepside benim var mı benden zengini.Birde sizlere bir şiirimi paylaşıyorum.
Evlilik denizine yelken açtım.
Her şey güzel olur sandım.
Gök gürledi koptu fırtına.
Denizin ortasında kaldım.
Hayatın dalgalarına kulaç açtım.
Yüzdüm kıyıya vurdum sandım.
Meğer ıssız bir adaymış.
Beş fidanla ortada kaldım.
Beş fidanım büyüdü beşi de filiz açtı.
Issız ada yeşerdi birde güneş açtı.
Yaşamak çok zor da olsa da.
Gönlümde çiçeklerle ilkbahar açtı.
Dünya genelinde boşanan kadınların kimi herhangi bir mesleğe sahip olmadığı ilerlemiş olması nedeniyle çalışma gücü kalmadığı, kimi ise hiç bir ek sosyal hak tanınmadığı için büyük zorluklar çekmektedirler.
Kadınlarımız eğitilmeli geçte olsa ilki ben değilim ama sonuncu olmak isterim. Kadınlarımız aldatılmasınlar. Bir gün O aldatılanlar aldanır. Ne olduğunu bile anlamazlar ne olduğunuz değil ne olacağınızı önemli sakın unutmayalım.
Bu bir alıntı:
Yazar: Zehra Okur
Kayıt Tarihi : 25.3.2013 11:37:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
kendisi

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!