İlkbahar /o göz eden bir sevimli delikanlı
Çiçek donatılı filizler arasında
Leylekler, kırlangıçların cıvıl cıvıl yaşamına
Ormana, tarlaya, tepelere, derelere
Yeşilliğe... mavilerle
Yeşilde dinleniliyor güzellik hissediliyor
Hayali, derinden, yakın, uzak, ezici ne varsa
Bir solukta kabaran göğüslerde /güzelleşen
Yeşilde... mavileriyle
II......Ay Çiçeği Gibiyim
Bildik tanıdık yeşil şarkılar
Ağaçlar çiçek açıyor kuşlar ötüşüyor
Çimenlikler ilk yeşilliği bürünüyor
Kıyamıyorum toprağa adım atmaya
Yeni kıyafetini zedelemekten korkuyla
Oysa o öyle rahat ki, tomurcukları mı acaba
Saçılıyor şarkılarıyla ilkbahar
Beni kedere mi boğuyor, aldırmadan
Zirvesindeyim burada
Bulut kanatlarım olmuyor
Kuş uçuyor önümden
Ah aşk, aşkım, tek sevgili nerdesin
Yanına al beni
Biliyorum havalar ve senin eviniz yok
Oysa ay çiçeği gibiyim
Hasretle, gerilerek, kaygısız, ümit dolu
İlkbahar ne kadar beklenilensin?
Ne zaman giderilecek bu susuzluğum?
Gözlerim kapalı, bakışım hayran, içim sarhoş
Kanımda dolaşan bir uykuda gibi
Kulaklar bir arı sesi bekliyor halinde
Bekliyor halinde ruhun güneyinde güneşin sıcağı
III......İlkbahar
Rüzgarla akasya dalları
Kırmızı tomurcukla dolu salınıyor
Beşikte hayale daldığı
Kış vaktini geçiriyor ilkbahar
Topraktan başını kaldıran
Kar çiçeği yalnız
Öyle soğuk, öyle soğuk ki koridor
Beyaz eteğinde donuyor
Orada vuran işte o deride tokmak
O ilkbahar, kalbime hareket katan
Topraktan yükselişinde o hissettiğim
Yaşam rüya gibi akıyor anlamlarıydı
Bana bir çiçek, yaprak ve ağaç
IV.....İlk İlkbahar
Çocuklar ‘çok yaşa’ çığlıklarıyla
Mavi havayı dolduruyorlar giydirdikleri taçla
Kralları olacakmış
Ellerinde menekşe deste deste
Hepsi hepsi değirmen çukurlarında açıyor
Küçük yumruklarında istiyorlar ilk ilkbahar çiçeklerini
Gel benimle birlikte arayalım
O güzel şarkılarına bak uyandılar
Nergizler de çiçek açıyor susma hiç, susma sakın
Sessiz keyfimi aşarak uzaklara
Çiçeğin tomurcuklandığı evin duvarına kadar çınla
Bir güle bakarken ama selam gönderdiğimi unutma
Bak...dinle... güven mırıltısı dolu o sesi
Ormandan aşağı içime doluyor
Dallarında yuva yapmışlar bile
Sevgili karıncalar mı onlar?
Bir ilkbahar gününde
Şiir yürekler neler söyler bir dinle bak
Ülkelerde hep aynı doğa her kıtasında yeryüzünün
Karın karamsı adımları ağır ağır çöküyor derinlere
Ağaçların gölgesinden gül şarkısı aşıkların yükseliyor
V......Taze Yeşilini
Buz ve karın şarkısı ve sesi
Elma ağacı da uzun uykudan ağır hayalden uyandı
Kalbim sen de, sen de cüret et, henüz mart, mayıs
Daha gelmedi
Çimen kedicikler gri ipekten, sanki gri taftadan
Gümüşi kedicikler lütfen söyler misiniz?
Ağaçta kış boyu kuru, sert tahta hallerinde rüya ötesi
Hayalde mi gecelediniz gerçekten?
Sadece düşünce gibi, ince, gri, ağaç dallarında
Dünyayı yaratan ustanın bize sunduğu barınak bu evet...
Doğanın şarabı gerçekten
Dudakların gibi kırmızı, gözlerin gibi parlak
Öyle güçlü ve öyle tatlı bir yudum
Seni seyredebiliyor, içebiliyorsam
Öyle de şarkısını söyleyebilmeliyim
Sarhoşlama kalbim
Seviyorum ormanın taze yeşilini
Arının vızıldayışını aralıksız emeğini
Gül önünde eğilişini güneşin parlayışı o sıcaklıkları
Şarkıları dik memelerden şekillenerek geldiği o halini
Seviyorum yaşamı öylece
Sarhoşlama kalbim becerine dayan
Yeni bahar verecek kışın senden aldığını
Hâlâ dünya ne güzel
Dilediğin kadar sevil sev
Kırlangıçlar yapıyor ama sürekli uçuşuyorlar
Hiç durmayacaklar zaten
Biten yuvalarına bakacaklar sanki
Ben şarkısını söylerken canlı melodisiyle
Kendime yuva kurmayı mı unuttum?
VI......Bir Yeşil Yapraktan Fazla Şey
Henüz açmadan tam gözlerini solup kayboluyor
Çiçeği neden?
Baharı baharda baharla düşünmek ne kadar da zor
İlkbahar bir yeşil yapraktan fazla şey
Bir öpücük bütün öpüşleri saklıyor
Kış değil, ağrılar değil biliyorsun o öldüren
Hava bugün tatlı dün kokuyor
Bugünü tatlı kokuyordu henüz
Hep bu düzlükler caddelerde akıyor
Gökyüzü şehirler üstünde
İlkbaharın ne olduğunu biliyor muyum?
Bahar ayları mart, nisan ama
Biraz bekle sen, mayıs olmaz mı bu?
Beklemek, bekletilmek, atlamak, atlatılmak....
Bin bir gece huylarda renkler
Krallıklardan fazla giysiler kalplere pamuktan prenslikler
Denizde yaşam, havada esen, dallarda şarkısıyla
Dere, ırmak, ebedi güzelliği her avuç toprağı, çamuru
Daha koynuna girmeden tükettiğimiz
Bir sayfa daha tanıdığımız
Gece rüzgarı sert ağaçlar arasında direnen güçlü
Pırlanta parlaklığı derin eğlence aralıklarından
Büyük yıldızları baharın gecesinden
Öğrenmeye senin o tebessümlerinden
Anne sevgisine hasret babadan şefkatli söz
İlkbahar oyunları beni yaşama iten
Bir sadık düşman gibi yanıbaşımda sevilen
Bana özgü sevgili sen ilkbahar dur
Gitme biraz daha benimle kal
Büyük uyanışa çağrı bu gençlik sevinci
Tüm dünyayı saran hep tazeleniş bu seyahat
Bir bahçıvan, mavi hava, yeşil çayırlarda dere
O sevgili güzel ve ısırgan
Bir düzenli disiplin haliyle yeminini
Isırmaya gerek yoktu ki....
VII.......Kokusuyla Bütün Demeti
Dikkatle toplayabilmek sabah selamını
Çiçeğini zedelemeden çiğlerini silkelemeden
Kokusuyla bütün demeti sunabilmek seni sana
En zirvelerde, dorukların şarkısıyla
Bulutların yeri kucaklamaya dopdolu gerili
Kanatlarımla sarılıp duyabileceksem
Dinleyebileceksem hislerin hep o melodisiyle
Görülebilir güzelliğin bütünüyle
İçime çekebileceksem göğsüme sığdırıp
Ah sen sevgili bir gelebilsen
El değmemiş ormanda karların ortasında
Sis çökmüş anda kış gecesinde
Kurtları duydum açlığı uluyan, uhu kuşu çığlıklarıyla
Seyahati çok kısa ruhun bedende ve tek ateşli büyük
Bin ayaklı krallığı seyretmeye değmez
Kişilik her haliyle ürkek ve doğal
Bilmem nedir kişisel özelliğiniz?
Neyseniz o olduğunuz sadece var olan güzellik
Hep kendi gerçeğimi söyleyebiliyorum
Başka gerçeği bilmiyor söyleyemiyorsam eğer
Bana öyle geliyor ki
Alkışladık sen konuştukça konuşulanlardan
Ne kadar eğri
Çok çabuk çileden çıkardık seni
Ne kadar derin
Gökyüzü şimdi, kurtar kendini bakalım
Kal sağlıcakla diyorken bay ego
Ne söylesem de git gide
Kötüleşti
Kendi sevdiğim yaşam önemsiz kaldı
Değersizce
Ben işin dışındayım farkında olduğum gibi
Kal sağlıcakla diyen bir seyirci
VIII......Tazelen
Ah insan ne istemeli? Sakin kalmak iyi mi?
Dadanmak, bağlanmak, tapınmak mı?
Suyun akışına mı tersine mi ilerlemeli?
Evde, çadırda mı yaşasa, taşlara mı dert dökmeli?
Kayayı yerinden mi oynatsın yoksa?
Kim ne istıyorsa onu biliyor!
Bildiğinden ne fazlası ne azıyla düşmeden
Yalpalamadan yaşamayı...severek...
Düşüncelerde orta karar seviyeli emek
Ne sızlanmak, ne sızılarda kalmalı
Ne şiddet, ne boyun eğmek kararı
Kendinden kaçamazsın, ancak yontarak
Kendini kendinden başlayarak
Koruyabilme arasında seçim hep zordur!
Aşkı hep orala, hep orala sadece
Kelime bol elbette bolluk diye
On yıl seni tanımaya ben harcayamam
On yıl dahası var senden kurtulmaya
Bir çocukluk gençlik yılları toplamıdır bu
Alıştım ve yaptım denildiği gibi
Önce seviyorum şimdi daha da seviyorum
Önce iştahlıyım şimdi daha da iştahlı!
Şarabın yudumlarında çözülüyor esir dilim
Ezici heyecanın ıslaklığı o yaş bir takıntı değil
Tazelen...
Gökte yıldızın göz kırpışından sabah doğacak
Güne uyan...
Mayıs 2007
Sevinç KavukKayıt Tarihi : 19.6.2007 23:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yanına al beni
Biliyorum havalar ve senin eviniz yok
Oysa ay çiçeği gibiyim
Hasretle, gerilerek, kaygısız, ümit dolu
yüreğinize sağlık...
selam ve saygılarımla kutluyorum...
Çocuklar ‘çok yaşa’ çığlıklarıyla
Mavi havayı dolduruyorlar giydirdikleri taçla
Kralları olacakmış
Ellerinde menekşe deste deste
Hepsi hepsi değirmen çukurlarında açıyor
Küçük yumruklarında istiyorlar ilk ilkbahar çiçeklerini
İlkbahar bu... güneş bir başka doğar... bir başka batar... sular bir başka akar... neşelidir çocuk çığlıkları... toprak uyanır... kök, dal, yaprak, çiçek uyanır... bir başka kokar dünya...
Yaşamdır ilkbahar... uyanıştır... yeniden doğuştur...
'Alıştım ve yaptım denildiği gibi
Önce seviyorum şimdi daha da seviyorum
Önce iştahlıyım şimdi daha da iştahlı! '
Şimdi daha çok Sevgili Sevinç
Şimdi sevme zamanı... Yaşama iştahlı ol... ol ki yaşam yaşam tadında olsun...
Güzel şiire ve yazan yüreğe tebrikler
Sevgilerimle
Haz aldım keyiflendim böylesi muhteşem bir şiirle adeta kendimden geçtim..Mutlu ve bahtiyar olmamın karşılı kocaman bir teşekkürdür sayın Kavak size, lutfen kabul buyrun...İlk yurumu yazmanın vede ilk tam puan vermenin onuruyla alkışlarımı ve selamlarımıda yolluyorum..Tebrikler, teşekkürler, alkışlar sana yüreğine kalemine vede bu muhteşem şiirine..Allaha emanet ol...yunus karaçöp
TÜM YORUMLAR (3)