rüyalarımda…;
tekrar tekrar kıyameti yaşatıyorlar bana
sarmışlar dört bir yanımdan...
kılıçlar çekilmiş kınından…ben yakarış oluyorum
çöller, ırmaklar, denizler kıpkızıl…
yıldızlara sıçramış kan
bir güvercin ağlıyor korkusundan…ben barış oluyorum
.
Kerbelâda bir kuyuyum…içinin suyuyum
savaş meydanında bir erim…kurşun yemiş miğferim
rüyalarımda…;
beni cellât tekmesinden başka hiçbir şey yemeyen idam sehpası yapıyorlar
kâh giyotinin boynuna inmesini bekleyen idamlığın nabzı
kâh oğlu katledilen ananın yüreğindeki sızı oluyorum
.
kırılınca kanayan nar tanesi...
yeryüzüne düşmeyi beceremeyen kar tanesiyim
rüyalarımda…;
kumdan şehirler kuruyor gökkuşağı yüzleriyle çocuklar
homur homur metal kuşlar…o şehirleri vuruyor
vurdukça öksüzler şehrinin semaları…
gövdesiz çocuk çığlıklarıyla doluyor
ve bütün ninniler…
kar beyazı bir tülbentle kendini mezara koyuyor
.
ben ise…
Dünya’daki tüm öksüzleri evlat edinip…can sarıyorum çınar yaprağına
mahur makamı yağmur olup…çisil çisil yağıyorum,
gökteki tüm yıldızları koparıp saçıyorum...çocuk ekili tarlaların hüzünlü toprağına
.
güya…;
"Dünya temizlenmezmiş ölüm olmaksızın"
beni kaldırım taşı sanıyorlar
.
oysa rüyalarımda…;
ömrümü bağışlıyorum…
ecelinden önce katledilen çocuklara
kefen diye benim bedenimi sarıyorlar
.
o çocukların kâh yarım kalmış düşü
kâh yitirdiği gülüşü oluyorum
.
çocuklara uçurtma,
çantasında saklambaç, seksekinin taşıyım
oyunu yarım kalan çocuğun…
avucunda sakladığı kırık bilye,
çocuk gelmiyor diye ağlayan lunaparktaki atlı karıncanın gözyaşıyım
//…biz…;
ölümleri durduramadık…! her gün meydanlardan ölüm topladık
kâh yazgıdır deyip...yüzümüz avuçlarımızda gökyüzüne sarılıp ağladık
kâh birer namlu gibi havaya sıkılmış yumruklarla…
isyanımızı taş duvarlara sakladık
-büyüklerin savaşında hep çocuklar
zalimlerinkinde hep mazlumlar ölüyor- biraz geç anladık
.
yine de rüyalarımda…;
yaşamayı haram kılanlara inat…
Kaf Dağı'nın doruğunda barış totemi olmak isteyen bir bonzai büyüyor
saçları bahar kokan,
elleri çiçek tutan çocuklar…
-yazgının yönünü değiştirecek-
barış türküleri söyleyerek içerimde yürüyor
.
taze düşler müjdeleyen...
ayazda kalmış çocuk arzusuyum ben
ve bir umut ağacıyım…
hep meyve verecek gibi hiç yaprak dökmeyen…//
1991
Tahsin ÖzmenKayıt Tarihi : 20.1.2006 11:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
solan gül açmıyor gözyaşıyla
ne bir dost
gölgesini seriyor
ne de bir can el veriyor
sahibini incitiyor her yara
Üstadım gerçekten çok büyük kalemsiniz, yürekten sizi kutluyor, saygılarımı sunuyorum.
TÜM YORUMLAR (3)