Sen! Hayatı gördün yüreğin rakımlarında, yeşili gördün
Uçsuz sevilerde özünü rüzgâra bırakmış bir haykırı
Bir tebessümün ince ayarında nice ümit kokan, toprağı gördün.
Ve tene değmiş bütün arzuların hecelerini sevdin
Nice dakikaların manzum söylentisi, ölçüsü olsak ta
Hiç bir vezinde yoktu sökülen yamaçlarım, dökülen yaş.
Kuşlar öldü, rüzgâr küstü ve anladı deniz acıyı
Kayan bir yüreğin akıntısına tuz basmayıp, çekti kollarını kıyılardan.
Sen, gülen yüzü gördün ağlayan gözü değil!
Bir gölge kadar yalnız olduğumu.
Gidişine bozmadım göğümü, yüzüm koparmadı fırtınalar
Her ayak izini zamandan saklayıp, vermedim yağmura hiç bir anıyı…
Sensizliği sarmış yosunlar, bensizliğin tutuk bakışlarında
Sezgiden atılmış bir işsizin kurumuş kalemine sarılan
Acıdır yastığı! Uykusuzluğuna şahit, kayıtsızlığına şiirler
Ömrüne okunan kaç ezan kalır? Daha, kaç gece ay ışığında
Kopar yamaçlarım, dökülürüm sezsizce.
Nasıl anlatırım?
Bir gölge kadar yalnız olduğumu.
Kayıt Tarihi : 8.3.2014 19:43:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!