Bir Çingene Kızı vardı
Yıllar önce,
Güzel mi güzel…
Şirin mi şirin,
Körpecik…
Yumuk yumuk eller…
Dökülürdü alnına
Kıvır kıvır Bukleler…
Ve üzerinde
Kirli bir Entâri’cik…
Bir Çıngılda
İki Kiraz gibiydi
Kâhküllerde asılı
Küpe diye takılası
Bir çift iri Gözler…
Narçiçeği Dudaklar…
ve arasında....
Sanki o Dişler
Hepsi birer İnci’cik…
Minicik mi minicik…
Ama Kader…
Bir Çingene Kızıydı o,
Onunda arkasından;
“Çingene cik cik…
arkası bit’cik
bi’ kaşık Ayran
Saba’sı Bayram”
-diye bağırdılar
Çocuklar hep…
-hep birlikte arkasından
nice seneler geçti…
kırılmadı, üzülmedi
hemencecik,
Hayat dolu idi…
O güzelim Çingene’cik
Bir Çingene Kızı vardı
Yıllar önce…
Büyümüştü artık
Boylu poslu
İncecik mi incecik
henüz on üç, on dört…
Şipşirin, taptazecik
Gencecik mi? gencecik..!
Kıpır kıpır olmuştu
Ondaki Yüre’cik
Şarkılar sü’ler
Türküler sü’ler
Döne döne oynardı
Açılırdı Ete’cik
Arada bir de
Atardı Gübe’cik..
Şugar Gacı olacaktı,
besbelli ki…
O güzelim Çingenecik
Bir Çingene Kızı vardı
Yıllar önce…
Bir Sonbahar Gecesinin
Üşütmüştü Ayazından
Ateşler içinde yanıyordu
Sırtında bir Entâri’cik
İncecik mi incecik
Üşüyor, titriyordu bî-çarecik
Çaresizdi hem Anne’cik
Hem Buba’cık
Sırta alıp getirdiler
Ellerinde Fenercik
Aşa’daki Köyceze
Bir Akşam karanlığında…
Titriyordu Çingenecik
Bir Köy Odasında
Misafir oldular bi’ Gece’cik
Yemekler getirdi Köylüler
İzzet-i ikram etiler…
Yemiyordu Çingene’cik
Yalvarıyordu Anne’cik
Kuş Sütü eksiktir...
Soframızda Kızcağızım
Süle ne istiyo Cancağızın
(H) er bi’ şey vardır evimizde
Diyordu ki Anne’cik…
“Bi’ kaşık Ayran, misiri Maro”
diye, Sayıkladı Çingene’cik..
Nanây Evlâdım nanây
Dedi… Anne’cik…
...bi Çorba’cık içti sıcacık
Örtündü ısındı…
Daldı gitti Çingene’cik
Ölüyor sandı onu
Anne’cik, Buba’cık
Başladılar Dua etmeye:
“Aman Azrail Efendi’
Alma Kızcağımızın;
Al onun yerine…
Al bizim Cancağızımızı”
-diye diye-
Merak edip Köylüler,
...bi’ bakalım dediler…
Ne yapıyorlar acep,
Şu bizim Çingeneler
Dinlediler kapıdan…
Ve bi’ Oyun ettiler
Tutup Kümes’ten Horozu
Yolup, salıverdiler Odaya…
Giriverince Horoz
Karanlıktan içeriye
Başladı saldırmaya
Gok gok goook,
…gok gok goook
-diye diye-…
Anne, baba Çingeneye…
Koşup kaçtı Çingeneler
her biri bir köşeye
başladılar yalvarmaya
yine Azrail Efendiye…
“Kimin istersen al..!
Alma benim Cancağızımı..”
“N’olur Azrail Efendi..! ”
-diye diye-
...........................
Ama kimse üzülmesin;
............................
bi Kâsecik...
bi Çorbacık içmişti ya... -sıcacık-
Örtündü, ısındı...
Terledi, açıldı...
Saba’sı Bayram oldu yine
Ölmemişti Çingene’cik
Geçen gün görmüşler...
Atıyormuş Gübe’cik
Sen çok yaşa emi Çingene’cik…
{AH}met{RE}fik{TA}vşanlı{HÛ}
23.09.2005 { 05.05 } İ z m i r
03.03.2006 { 23.00 } Karşıyaka
Kayıt Tarihi : 2.4.2006 00:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

bitiş mart...
şiiri ciddiye almanın göstergesi olsa gerek
öncelikle de bana ders olması gerek
sevgili ağabey beynine sağlık..
Tebriklerimle çok güzeldi, kaleminize ve yüreğinize sağlık..
Selamlarımla.
TÜM YORUMLAR (4)