Bir büyük sır söyleyeceğim sana Zaman sensin
Kadındır zaman sevilmek özlemi duyar
Aşıklar eteğinde otursun ister
Bozulacak bir entaridir zaman
Perçemdir sonsuz
Taranmış
Bir aynadır buğulanan buğuları dağılan
Sende; ben, kutba giden bir geminin sergüzeştini,
Sende; ben, kumarbaz macerasını keşiflerin,
Sende uzaklığı,
Sende; ben, imkansızlığı seviyorum.
Güneşli bir ormana dalar gibi dalmak gözlerine
Devamını Oku
Sende; ben, kumarbaz macerasını keşiflerin,
Sende uzaklığı,
Sende; ben, imkansızlığı seviyorum.
Güneşli bir ormana dalar gibi dalmak gözlerine
Osman Tuğlu bey..,
Ben o dediğinize hiç mi hiç ihtimal veremiyorum... Kanıt derseniz onu da gősteremiyorum...Ama sizin ki de sanırım kanıt değil sadece bir varsayım olsa gerek ve varsayımdan őteye de gitmese gerek....
Şimdi bir koműnist edebiyat adamını getirdik “SUFİZM” izlerini izleyen ilhamla şiir yazdığını kendisine bildirdik..Rica ederim, varsa somut kanıtınız sununuz. O halde ; varsayımınıza katılmıyorum...Ve bunda ki amaç ise ne tartışma ne de başka bir şey..
Saygıyla..
Bir büyük sır söyleceğim sana Beceremem ben
Sana benzer zamandan sözetmeyi
Senden sözetmeyi beceremem ben
İnsanlar vardır hani istasyonlarda
El sallayan tren kalktıktan sonra
Yani ağırlığıyla göz yaşlarının
Kolları yana düşer onlara benzerim ben.
Bir büyük sır söyleyeceğim sana Korkuyorum
senden
Korkuyorum ikindilerde seni pencerelere götüren
şeyden
Korkuyorum davranışlarından söylenmedik
sözcüklerden
Hızlı ve usul geçen zamandan korkuyorum
senden
Bir büyük sır söyleyeceğim sana kapıları ört
Ölmek sevmekten daha kolaydır
Bundandır yaşamanın sancılarına yönelmem
Sevgilim.
Louis Aragon
Bir büyük sır söyleceğim sana Beceremem ben
Sana benzer zamandan sözetmeyi
Senden sözetmeyi beceremem ben
Aczin ifadesi…
İnsanlar vardır hani istasyonlarda
El sallayan tren kalktıktan sonra
Yani ağırlığıyla göz yaşlarının… GÖZYAŞLARNIN… Bitişik olacak.
Kolları yana düşer onlara benzerim ben.
İstasyonlarda, sevilenin arkasından el sallarken, ayrılık acısının ağırlığıyla kolları çaresiz, iki yanına düşen ve oracıkta öylece kalakalan kişiler gibi zavallı bir halde kalıveririm aczimden.
Bir büyük sır söyleyeceğim sana
Korkuyorum senden
Korkuyorum ikindilerde seni pencerelere götüren şeyden: O zamanlarda bir sıkıntı kaplar ya bazılarının içini… Kıyamet kopuverecekmiş gibi olur, akşamın yaklaşmasıyla. Gün batımı seyredilmiyorsa sevgiliyle beraber, el ele… Bir şeyler içilmiyorsa guruba karşı… Ya da paylaşılmakta olan zamanın bittiği yerse ikindiler ve beraberlik, kısa bir süre için de olsa son bulmak zorundaysa, yine sıkıntılı bir hal sergilenmiş olması muhtemel, o saatlerde.
Korkuyorum davranışlarından söylenmedik sözcüklerden: Belki bir şey demiyorsun, diyemiyorum ama denebilecek sözlerden korkuyorum. Ya kötü bir söz çıkarsa ve toz konarsa aşkımıza!
Korkuyorum davranışlarından söylenmedik sözcüklerden: Davranışlarını değerlendirmeye çalışıyorum. Ya bana diyeceğin bir şey var da diyemiyorsan!
Hızlı ve usul geçen zamandan korkuyorum: Seninleyken de sensizken de korkuyorum.
Hızlı geçen zaman: Beraberlikte geçiveren zaman…
Usul geçen zaman: Ayrı kalındığında, hasretle bekleyişlerde, bir türlü geçmek bilmeyen zaman…
Bir büyük sır söyleyeceğim sana kapıları ört:
Kapıları ört: Kimse duymasın!
Kapıları ört: Burada benimle kal ve asla gitme!
Ölmek sevmekten daha kolaydır: Her an can çekişmek gibi…
Bundandır yaşamanın sancılarına yönelmem, sevgilim: Zoru seçmek. Ölümden beter de olsa sevgiyi, aşkı…
***
Seveceksek, YÜREĞİMİZİN ZARI ÇATLARCASINA sevmek dileğiyle ve genişletmek kalbimizi, herkesi içine sığdırabilmek için düşmanımıza kadar!..
Mutluluklar...
ışık içinde kalsın,
Sn Hak şahini'ne teşekkürler... Selçuk Bekar kadar bu işe vakıf! Hatta, 'Aynısının tıpkısı! O!..' diyeceğim de diyemiyorum. Bilgi birikimi, emin olduğu konuda yanlışa anında müdahalesi ile aynen o! Bu sayfaya astığı bir şiirde de aynı üslup var. Tam anlamıyla incelemedim, kırık da olabilir ama o şiirde, aruzun çöllerde ahenkle yürüyüşünü, dört adımının kumlarda çıkardığı sesi duyar gibi oldum.
Şu sözcükler düzeltilse:
Aşık: Âşık
Söyleceğim: Söyleyeceğim
sözetmeyi: Söz etmeyi…
Osman Tuğlu 1, Rümuzlu arkadaşın,'Dehr'-(Zaman) hakkında ki açıklamalarda geçen bir Hadis-i şerifle alakalı sırf kısa meale bakarak yaptığı izahın tefsire ve tevile ihtiyacı vardır.Bu tevil ve tefsiride hadis tefsir ve şerh profösörü merhum İbrahim Canan beyin;' HADİS KÜLLİYATI'- 'KÜTÜB-Ü SİTTE TERCÜME VE ŞERHİ' İsimli 18 ciltlik eserlerinin 16. cildinin(Akçağ yayınları) 409,410 ve 411. sahifelerinde izahı vardır. izahta; dehri ilah olarak tanıyan ve ona tapan her iyiliği ve kötülüğü ondan bilen cahiliye araplarının yanlış inançlarını ve Zamanı sadece iyilik yapan bir ilah telakki eden 'Dehriye' fırkasının da batıl inançlarını tashih ve işin aslını izah vardır.
'Allahın kendisi dehrdir' sözünün manasının ,zaman üzerinde gerçek tasarrufçunun Allah(cc)ın bizzat kendisinin olduğuna vurgu yapılmaktır denilmektedir. Bilmiyen arkadaşlarda yanlış telakkilere vesile olmasın diye bu açıklamayı gerekli gördüm. Beray-ı malumat.
Herkese hayırlı çalışmalar.
Bir büyük sır söyleyeceğim sana Dudağımdaki
Her söz dilenen bir yoksulluktur
Bir yoksulluktur ellerin için bakışında kararan
bir şeydir
Bundandır sana sık sık seni seviyorum demem
Boynuna takacağın bir tümcenin saydam
kristalinden yoksunum
Şu sıradan sözlerimi hor görme Onlar
sade bir sudur ateşte o sevimsiz gürültüleri
yapan
Bir büyük sır söyleyeceğim sana: Aşkımı ama nasıl?
Dudağımdaki her söz dilenen bir yoksulluktur: Dağarcığımda, bu aşkı anlatabilecek sözcük yok! Her biri dilenci kadar yoksul. Nasıl anlatsam?
Bir yoksulluktur ellerin için bakışında kararan
bir şeydir: Bu, öyle bir yoksulluk ki ellerini tutmak ve sana karşı olan duygularımı ifade edebilmek için en parlak sözcükleri seçsem de içlerinden, gözlerin o kadar güzel ve ışıl ışıl ki güneş doğunca nasıl sönüveriyorsa yıldızlar, anlamları gözlerinde kararıveriyor.
Bundandır sana sık sık seni seviyorum demem: Onun için ne diyeceğimi bilemiyor; sana, sadece ‘Seni seviyorum!’ diyebiliyorum, sık sık.
Boynuna takacağın bir tümcenin saydam kristalinden yoksunum: Dağarcığımda, aşkımı ifade edebileceğim pırlanta gibi değerli başka sözcükler yok ki onlardan bir gerdanlık yapsam da boynuna taksam!
Şu sıradan sözlerimi hor görme! Onlar sade bir sudur ateşte o sevimsiz gürültüleri yapan: Sözlerimi hor görme. Kabul et! Sac gibi yanan yüreğime düşen su damlacıklarının çıkardığı sesler olarak kabul et. Sevimsiz de olsa… Dilimden dökülenler, aşkınla yanan yüreğimde kaynayan sevginin sesi…
Okuyup geçmeyelim. Şöyle biraz derine inelim:
(Açıklamamdan sıkılanlar okumasın!)
Bir Büyük Sır Söyleyeceğim Sana
Bir büyük sır söyleyeceğim sana Zaman sensin
Kadındır zaman sevilmek özlemi duyar
Aşıklar eteğinde otursun ister
Bozulacak bir entaridir zaman
Perçemdir sonsuz
Taranmış
Bir aynadır buğulanan buğuları dağılan
soluklarla
Zaman sensin uyuyan uyandığım şafakta
Sensin bıçak gibi geçen boynumu
Geçmek bilmeyen zamanın işkencesi oy
Mavi damarlardaki kan gibi durmuş zamanın
işkencesi oy
Hep doyumsuz arzudan daha da beterdir bu
Daha da beterdir bu
Sen odada yürürken gözlerin susuzluğundan
Korkarım hep bozulur diye büyü
Daha da beterdir bu senle yabancılaşmaktan
Başın
Kaçak dışarda ve yüreğin başka bir çağda oluşu
Sözcükler ne ağır Tanrım anlatırken bunları
Arzunun ötesinde erişilmez yerlerde bugün aşkım
Sen şakağımda vuran duvar saatisin
Sen solumazsan eğer ben boğulurum
Duraksar ve tenime konar adımın
Zamanı sevmek: Burada sınırlama yapılmamış. İçinde bulunulan her çağı… Zamanı, olduğu gibi… Sadece gençliğe takılıp kalmamış. Çocukluğa özlem de duymuyor. Diyelim ki o asrı ve yaşamakta olduğu yılları… Doğal olarak kendisini de seviyor, hangi yaşta olursa olsun. Aksi halde şikâyetçi olurdu zamandan.
Aşıklar eteğinde otursun ister: Âşıklar, zamandan bir şey beklerler. Sevgi gibi bir şey… Eteklerine oturmak, ellerini tutmak ve gözlerine sevgiyle bakmak gerek…
Bozulacak bir entaridir zaman: Zarf gibidir. Açılır, içindekinin okunması için. Haliyle bozulur. Dokunulmazlığı gider. Yaşanır ve mazi olur, günlük sayfaları gibi anılar taşır üzerinde. Sayfa sayfa çevrilir.
Sonsuzluğu ve muntazaman akışı perçeme, zamanı ve zaman içinde aşkı soluk soluğa yaşamayı da nefeslerle buğulanan aynaya benzetmiş.
‘Uyandığım şafakta uyuyan ve bıçak gibi boynumdan geçen sensin’ derken düşündürüyor. Biz mi zamanı öldürüyoruz, zaman mı bizi?
Mavi damarlardaki kan gibi durmuş zamanın
işkencesi: Bekleyişin işkencesi…
Sen odada yürürken gözlerin susuzluğundan
Korkarım hep bozulur diye büyü: Öyle değerli bir sevgi ve o kadar büyük bir itinayla korunmakta ki değil sözle, bir bakışla bile şiirin bozulmasından korkuluyor. Şiir, büyü… Yani aşk…
Başın, kaçak dışarıda: Aklın başka yerde… Belki de yaşlandığını düşünmekte bir ara…
Ve yüreğin başka bir çağda oluşu: Gönlü yaşlanmamış. Sevip sevilmek istiyor hep.
Arzunun ötesinde erişilmez yerlerde bugün aşkım: İlahi bir aşk gibi… Tenden uzak… Bambaşka… Her zamankinden farklı… İsteklerden arınmış, beklentilerden uzak…
Sen şakağımda vuran duvar saatisin: Nabız nabız bende atmaktasın, her an...
Sen solumazsan eğer ben boğulurum: Varlığınla yaşıyorum.
Duraksar ve tenime konar adımın: Nabzımın her atışında bir adım daha bana gelirsin, ben olursun biraz daha çok…
Şair köşe ekibi ile gizlice anlaşma yapmış.Beni burada devamlı yayınlayın diye.Çok gizli belgeleri ele geçirdim.
Nice şairler,şiirler yanıyor gören yok.
Şairce selamlar....
Ölmek sevmekten daha kolaydır
Bundandır yaşamanın sancılarına yönelmem
(şiirden)
artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok
(şarkıdan)
zaman eriyor gözlerimizde
mekan akıyor damarlarımızda
hüzün ve hasret
melal ve hıyanet
korku ve kudret
dipleşiyor yüzümüzde
dirliğimize aşk ekleniyor
ölmemiz kastedilerek
@..
Akşamdan beri kimi arkadaşlar Fransız ve İngiliz komünistlerinin gelişmekte olan ülke gomonistlerine göre daha entel dantel olduklarından dem vurup hele de bizim 68 kuşağının külli cacık olduğunu yazdı.
Ey Ankara'nın en güzide şairi Ali Oğuz kardeşim el insaf! Tarihimizde Amerika'ya karşı kazandığımız tek zafer:'6.Filo yankilerini denize dökmekti.'68'liler hiçbir şey yapmadıysa bunu başardı; başımıza çuval geçirildiği,Filistin yardım gemisinde onlarca insanımızın şehit edildiği bugünlerde hatırlatalım dedik.
Bu şiir ile ilgili 67 tane yorum bulunmakta