/ bana bu şehirden bir zaman ver
içinde sadece sen ol ., bana yeter.../
. ,
seni neden hep Pera’da bir sabah vakti gibi gördüm, bilmiyorum
yoksa geceden kalma aşk dokulu, anason kokulu teninden mi...
bir çukur meyhanede sarhoşluğum olur gibi, çıkarak taş plaktan
yüreğime dolan o şarkının sözlerinden, yoksa sesinden mi...
seni nasıl sevdim, bohem salaşlığım üstü aristokrat şıklığımla
yokuş çıkan tramvay gibi son durakta, aldığım son nefesten mi nasıl sevdim seni böyle.,
bilmiyorum...
. ,
neden hep bir martı çığlığında ararım senin sesini,
bilmiyorum
güvertedeki taze simit ve demli çay tadının sensizliğinden mi...
Boğaziçi’li rüzgâr korusunda gövdesine ismin yazılı o ağaçtan
bir martı kanadına saklanıp, esip gelirsin diye beklemekten mi.
seni nasıl sevdim, dört yanın deniz kız kulesi gibi geçip karşına
giydirip gelinliğini sırtına, sonsuz hasret gibi seyretmekten mi..
nasıl sevdim seni böyle.,
bilmiyorum...
(2011-2010)
Cevat ÇeştepeKayıt Tarihi : 14.8.2020 11:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Saygı, sevgi ve selamlarımla.
sn Cevat Çeştepe üstadım...
İspatı karşıdaki tablo'dur.....inceleyenler anlayabilir.
TEBRİKLER...yüreğinize sağlık sn şair Cevat Çeştepe üstat
En derin saygılarımla...başarılar dilerim...
Her şey gönlünüzce olsun..esen kalınız her daim.
TÜM YORUMLAR (3)