Daha onüçüme girmemiştim.
Annem görmesin diye sakladığım bez bebeğimin saçları yolunmuştu tararken ve ben ona üzüntümden ağlarken, ağabeyim geldi yanıma ve hemen sakladım bez bebeğimi.
“Seni kocaya verdik” dedi “kalk hazırlan! ”
Şaka ediyor sandım, ödevimin yapamadığım kısmını soracakken, “ne kocası” oldu sorum? ! .
“İtiraz etme de haydi hazırlan, toparla giyeceklerini; saçını başını bir güzel tara…”
“Bir ineğimiz olacak sarı düvesi yanında kötü mü? ! .
Artık biz de süt içeceğiz, yoğurt çalmasını biliyor muydun sen, ama artık sen olmayacaksın ki? ! .”
Bu yağmur... bu yağmur... bu kıldan ince
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik
Devamını Oku
Nefesten yumuşak yağan bu yağmur...
Bu yağmur... bu yağmur... bir gün dinince.
Aynalar yüzümü tanımaz olur.
Bu yağmur kanımı boğan bir iplik



