Hani duvarın terlemesi,
Yada demirin paslanıp çürümesi...
Koynundaki tohumu filizlendirmeye
Kendini adayan toprak ve her filizin
Güneşe; 'selam' deme öncesi sabırsızlığı.
Koparılmanın, ezilmenin arifesinde ise tomurcuk
Yer sancılanır, Gök sancılanır,
Kırılma demindeki demir sancılanır.
Sancılanır duvar, yıkılma öncesi.
Oynamayan gülemeyen çocuk,
Onu düşleyen ana-baba sancılanır.
Sancılanır gece içinde, Ay ile Yıldız,
Karanlık içinde, gündüz sancılanır.
Gökyüzü belirsizlik içinde,
Bulut sancılanır, sis duman içinde.
Çıplak doğan çocuk,
Ölümü tadamayan ceset sancılanır.
Sancılanır kefen içindeki beden,
Mutsuz insanı, kurtları, böcekleri,
Kâbir kucakladığına sancılanır.
Güne çıkmaya adım sayan mahkuma,
Mahpus sancılanır, içindeki insana.
Ranza sancılanır, sancılanır demir kapılar,
Dert dermana, derman hasret iken derde,
İflah olmaz derde düşene,
Dert sancılanır, derman sancılanır.
Rüya sancılanır, istemez uyanışı,
Azrâil sancılanır, kıskanır ölüm.
Hülya kıskanır, sancısı tutar acı gerçeğin,
Uyku sancılanır tuttuğu esirine,
Sancılıdır hakikat, sancılanır hayat.
Kayıt Tarihi : 25.9.2005 13:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!