yazın
kırgındı oda dışarısı kızgındı
ve beyaz bakılmayacak kadar pürüzsüzdü
gözyaşların kanat tozlarım gibiydi
aktıkça kuruturdu yüreğimi...
sıkıcı öğlenler sesin çoraklaşırken
asma altlarına taşımak isterdim dudaklarını
sanki ışkın filizlerinden öte tuttuğum saçların kadar
çoğalırdı serinlik
gözlerinle demlenirdi içimdeki yalnız gölgeler
içimdeki yalnız gölgelere sığınırdım...
güzün
gök son akşam kırlangıçlarını kışkırttığı an
mavileşecek boğazımdaki düğümlenme
ardından ağlamak için biriktirdiğim denizler
buz gibi akacak gözlerimden
yüreğimde kırlangıç fırtınalarıyla örselenirken aşk
bütün yazları unutacaksın
soğuyacaksın aramızdaki adsız mevsime
iki sarı çınar yaprağı gibi yumacağım gözlerimi
ıslak ve yüz yıllara ertelenmiş
kaybettiğin zamanlarda sen de kaybolacaksın...
tatlı ve güzel bir yağmurun ne olduğunu
seni düşünürken öğrendiğim gözlerimle
ne kadar gurur duysam az behey sevgili aykırılık
sevinç esintili inadına esrik haylaz uçarı
ve sen ahmak ıslatan sanarak unuturken asıl ömrü
ben senin yerine de
kurak düşler ıslıyorum her gece yastığımda
kahır rengi bir sarıda hasta çocuk avuntulu
duyduğun ilk yağmur kokusunda tut ellerimi
bir ağaç dalı olsa da benden geriye kalan
ertelenemez o tek loşlukta...
kışın
kırmızıdan eflatuna ne kadar varsa kesik kesik
her yerimde ve her vakit
sana söylemeye korktuğum kapalı kapı
eşsiz tınısıyla poyraz kavak ağaçlarında
ayak parmaklarımın ucunda bisturi
iskarpinlerimin yırtığında hayata aldırmazlığım
kardan adam da olsa ağlarım yalnızlığına her şeyin
gelirsen mor çiçeklerle bezenecek gülüşleri
tüm dar zamanların...
sabah külüyle açılıyor gözlerim puslu pencerelerde
belki kirli bir kuraklıkta bunalacağım keyifsiz
sıcak süt buğuları gibi düşleyeceğim gözlerinin koyu rengini
bana sorduğun soruların üşüyen meraklı bakışlarına kıyamadığım için
tüm yanıtlarım ilkbaharı beklemeler durağında
çıldırasıya sevmek üzerine seni
nisan gülüşlüm...
ilkyazın
yorulmuyorum açık akşamların en az dört mevsim önündeyim
damarlarımda peyzajı göç siluetli muştuların
doğa istediği kadar yeşili kayırsın hey umarsız çocuğum
nereye baksam gözlerinle mümkün
ne imkansızsa baktığım gözlerin
koyu ala bir tılsım oyunbozan...
çalışıyorum yorumlarına ansızın bastıran sağanağın
umutluyum
kendime doğrulttuğum bu keşmekeşin sonunda
yine yalnız kendim olmayacağım...
Kayıt Tarihi : 13.7.2011 23:35:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Kağan İşçen](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/07/13/bir-ayrilik-dort-kapi.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!