Ve öğretmen sabah ilk ders için sınıfa girdi
Ve bütün çocuklara gülerek günaydın dedi
Ve önce anlattı yaşama dair bildiği her şeyi
Ve sonra hepsine rengarenk kağıtlar verdi
Ve bu kâğıtlardan resim yapmalarını istedi
Ve dağları ve ormanları ve tüm güzellikleri
Ve güneşi, aydınlığı ve sevmeleri.
Sevdanın ateşi eğer
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Devamını Oku
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Ne yazık ki günümüzde Güneydoğu çocuklarına aileleri tarafından oyunlar değil, silah kullanmak, devletine düşmanlık, kin ve nefret öğretiliyor!
Yüreklerine sevgi tohumlarını ekecek günlerin tezden gelmesi dileğimle kutluyor, saygılarımı bırakıyorum.
Şimdilerde, bazı çocuklar da ellerinde taşlar ve molotof kokteylleri her yeri her şeyi taşlıyorlar.Devlete ve devlete karşı olmayanlara, bir başkaldırıdan öte terör estiriyorlar.Devletin göremediği ya da yetemediği yerlerde insanlar kendini korumak için rastgele ateş edip canlarını kurtarmaya çalışırken suçsuz insanları da öldürebiliyor.Maalesef artık çocuk oyunları denince benim aklıma trenlere otobüslere polislere askerlere taş atan çocuklar geliyor.Bu memleketi bu hale ısrarla getirmeye çalışanlar hâlâ çok pişkin ve ukala.Bu anlayışa prim verenlere eyvahlar olsun!...Şiirinizi tam puanla tebrik ediyorum Cevat hocam.Sizin yüreğinizde gerçekten uçsuz bucaksız ve rengârenk bir cennet saklı.Selam ve hürmetlerimle...Kaleminiz daim olsun Cevat hocam.
yazıdan çok daha önce, yazıdan çok daha sonra
ve önce çığlık, sonra çığlıksız bir çocuk, kanlar içinde yuvarlandı yere
kovuk karanlığında besili, bin yıllık örümcek eli, dokunuverince tetiğe
sevgiden daha da önce tanıttığından, ihanetin gerçek yüzünü, yüzyıllar
ah ne yapsak hep böyle, aynı meydanda birbirine benziyor yok oluşlar
işte kaybolup gitti sonunda gene çocuklar, daha önceden gittikleri gibi
kendisi de bilmediğinden olacak ihaneti, öğretmen sadece bunu öğretmemişti.
* * *
Ve öğretmen ayağa kalktı, günlük dersini bitirmişti
Ve iyi günler çocuklar derken, bu kez gülümsemedi
Ve çocuklar yerlerinden kalkmadan, öylece bekledi
Ve kapıdan içeri hızlı adımlarla, bin yıllık tarih girdi
Ve tarih gün sonu yoklaması için, çıkardı defterini
Ve çizdi vurulup ölenin cismini, diğerlerinin ismini
Ve işte böylece bir nesil daha silindi…
--
okudum, yeniden okudum..yine kalem ustalığını göstermiş.Tebrikler sayın Çeştepe..
ey usta dengbej... sözlerin egemen kıldığı, harflerin büyüsüyle uşuştuğu masalların anlatıcısı... yine derin bir serüvenin çıkmazına ait dizeleriniz... yolculuğun buhranında, mistik bir çalgı söylüyor her harf, he sözcük... doyumsuz bir çalışma... kutluyorum güzel yüreğinizi...
-yazıdan çok daha önce, yazıdan çok daha sonra
ve önce çığlık, sonra çığlıksız bir çocuk, kanlar içinde yuvarlandı yere
kovuk karanlığında besili, bin yıllık örümcek eli, dokunuverince tetiğe
sevgiden daha da önce tanıttığından, ihanetin gerçek yüzünü, yüzyıllar
ah ne yapsak hep böyle, aynı meydanda birbirine benziyor yok oluşlar
işte kaybolup gitti sonunda gene çocuklar, daha önceden gittikleri gibi
kendisi de bilmediğinden olacak ihaneti, öğretmen sadece bunu öğretmemişti.
Maalesef hayat okulunda öğteilip,öğrenilenler daha ağır ve daha korkutucu,acıtıcı.Ama umuyor ve diliyorum ki yine de yaşam daha güzel,kötülerden kötülüklerden,ihanetlerden uzak olsun.
Yine çok güzel anlatımdı.
Teşekkürler.
ama günü gelecek bilirim, fişek gibi kahkahalarla kaplanacak gökyüzü
bildiğim için bin asır geçse de beklerim, insanlığın görmek için güzel yüzünü.
EMEĞİNİZİ, YÜREĞİNİZİ KUTLARIM.
SAYGI ÖNCELİKLİ SEVGİLER
İNCİ GERMENLİLER
İnsan yüreği temizse göremez kirliliği ve yaşamın sonu görünmeyen tüneline girdiğinde karşısına çıkacak tehlikelerden habersiz yürür;yürüdükçe belli belirsiz yalanlar,kötülükler,vahşilikler... karşılar insanı;bilmese de öğrenir,görmese de gösterirler;kimi zaman mutluluklar da yakalasa benliği,çoğu kez olup bitenler karşısında çaresizdir;ya görmezlikten gelecek,ya da görüp kahrolacak...Kısaca hayatın kendisi zaten başlıca öğretmen değil mi?..
Kutlarım değerli şair üstadımı ve ağabeyimi...Saygılarımla...
Yüreğini derinliklerine inercesine yazmışsınız..çok etkili yüreğinize sağlık..Sevgilerimle
TARİH_yazı dan evvel ve yazılandan başka ise;
nice 'ÇOCUK'lar büyütülür gönüllerde
HÜZÜNLE...
eşsiz derinliğinizden soluk almak ; ne güzel....
nerm_inn_ce
yazıdan çok daha önce, yazıdan çok daha sonra
ve önce çığlık, sonra çığlıksız bir çocuk, kanlar içinde yuvarlandı yere
kovuk karanlığında besili, bin yıllık örümcek eli, dokunuverince tetiğe
sevgiden daha da önce tanıttığından, ihanetin gerçek yüzünü, yüzyıllar
ah ne yapsak hep böyle, aynı meydanda birbirine benziyor yok oluşlar
işte kaybolup gitti sonunda gene çocuklar, daha önceden gittikleri gibi
kendisi de bilmediğinden olacak ihaneti, öğretmen sadece bunu öğretmemişti.
* * *
Ve öğretmen ayağa kalktı, günlük dersini bitirmişti
Ve iyi günler çocuklar derken, bu kez gülümsemedi
Ve çocuklar yerlerinden kalkmadan, öylece bekledi
Ve kapıdan içeri hızlı adımlarla, bin yıllık tarih girdi
Ve tarih gün sonu yoklaması için, çıkardı defterini
Ve çizdi vurulup ölenin cismini, diğerlerinin ismini
Ve işte böylece bir nesil daha silindi…
okurken içim titredi, çok az şiirde bunu hissederim. kimbilir belki içinde çocuklar olduğu içindir...
Bu şiir ile ilgili 126 tane yorum bulunmakta