Bilmem Ki. Şiiri - Çizgili Mavi

Çizgili Mavi
215

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Bilmem Ki.

Sen miydin o yoksa hayalin mi, ayırt etmek zor…
Öyle iç içe, öyle girift ki varlığın ve olmadığın anlar.
Bunu bir ben bilirim, bir de olmadığın zamanlar anlar!
Gelip oturdun yanımdaki kesona,
Nefesini hissettim ensemde… o sıcak, o meltem nefesini.
Dinledim hayalinle baş başa verip, rüzgâr sesini!
O anın bir tarifi yok, bir tabiri, bir tasviri yok o an’ın…
Bir de acıması yok, yokluğunda; zamanın!
Hayaldi diyemem, o kadar sahiciydi ki uzansam dokunurdum!
Ellerine… Saçının her bir teline, gözlerine dokunurdum…
Gözlerinde dalabilirdim uzaklara; baktıkça Cennetten kovulduğum!
Hayal olamayacak kadar gerçek, gerçek olamayacak kadar hayaldin.

Hep böyleydin zaten; hep hayalde ama hep gerçektin.
Kimi zaman gelip tam karşıma oturdun,
“Anlat” dedin “İçinden geçenleri…”
Kimi zaman sensizliğinle konuştum ben, senden habersiz.
Seninle dertleştim çok geceler, sabahlara kadar.
Son sigaram da sönünceye, tan ağarıncaya kadar.
Hatta gecenin son nefesine, senin adına ağıtlar yazdım ben,
“Sen yoksan hayalin var,
Olmasan ne çıkar?
Benim seni sevmem için, sana ihtiyacım yok…
Muhtaç olsam ne çıkar?” diye şiirler yazdım sana kafiyesiz!
Kimi zaman bir fotoğraf karesi oldun.
Görünmediğin bir resme bakıp saatlerce,
Olmadığın bir anda olmadığın bir sandalyenin üstünde sana seslendim;
“Son hatırla” diye verdiğin nasihatte…

Ben ne yana baksam seni görmedim sevdam,
Sen, her ne yana baksam orada oldun!
Her neye elimi atsam, sana dokundum…
Her ne söylesem sana seni anlattım,
Her ne yöne gitsem, gelip gözlerinde boğuldum.
Kimi zaman yağan bir kar tanesiyle zemheri oldun…
Ben, o karanlık gecelerde, sabahlara kadar…
Senin sokaklarında yalınayak, yanarak dondum!

Kar yağdı, şehri bembeyaz bir örtü gibi sararken,
Sen, turuncu bir renk oldun çıktın karşıma…
Ben hangi sokak lambasının altında yapayalnız yürümeye kalksam,
Sen hep geldin, gelip girdin koluma ve yürüdük seninle…
Biz seninle her gece, en tenhalara doğru
Çok yol yürüdük, kendimizden kaçmak istercesine!
Hayal olamayacak kadar gerçek, gerçek olamayacak kadar hayaldin.
Üstelik, sen hayal olamayacak kadar güzeldin tüm hayallerimde!

Kaç defa zaman dursun diye dua ettim hatırlamıyorum,
Kaç defa yalvardım bitmesin bu dar vakitler diye…
O kadar sahiciydi ki bizim baş başa, yan yana olduğumuz anlar,
Bir gerçek ancak bu kadar hayal olabilirdi.
Ve bir hayal ancak bu kadar yıkılabilirdi.
Yanımdaydın, hemen karşımda, elin elimin içindeydi…
Dün gibi hatırlıyorum, gözlerin gözlerimdeydi… Kaybolmuştuk!
Her defasında yarım kaldık, her defasında öldük.
O kadar çok öldük ki, bir insan ancak bu kadar ölebilirdi!
Senin suçun yok, esasen ben de suçsuzum.
Ben, senin sevdana düşeli umutsuzum…
Yarımım, eksiğim, sanki bin yıldır uykusuzum!
O kadar uykusuzum ki,
Gördüğüm düş mü gerçek mi ayırt etmek zor.

Yavuz Bülent Bakiler okurken özellikle,
Neredeyse her satırda sen yanımdaydın…
“Sözde senden kaçıyorum, dolu dizgin atlarla” diyor şiirinde,
Ben seninle baş başa kalıyordum, senden dolu dizgin kaçarak…
“Ne olur bir gün beni, kapından olsun dinle” diyor bir yerinde,
Ben her kapının ardında seni ararken, sen zaten yanı başımda oluyordun hayalimde!
Şiirin adında çıkıyorsun karşıma, üstelik her okuduğumda…
“Bilmem ki nemsin?” diye soruyorum sana, cevabı ben veriyorum…
Her defasında başka bir şeyim oluyorsun, bir adı yok, bir tanımı, sınırı yok.
Sen benim hayalimsin, gerçeğimsin. Kimi zaman sevdam çok zaman hasretimsin!
Bilmem ki nemsin?

Çizgili Mavi
Kayıt Tarihi : 14.11.2022 15:15:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Son 22...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Çizgili Mavi