BGG 062 Mutluluğu delilikte bulan adam: ...

Fevzi Günenç
551

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Suburcu Caddesindeki küçücük dükkânından tanıdığım Leblebici Kamil daha ilk günlerde zeki birisi izlenimini verdi bana. Son gördüğümde ise kendisinden deli olarak söz ediliyordu.
Sadece askerliğini yapmak için uzaklaşmıştı Gaziantep’ten Leblebici Kâmil. İki yıllık Doğubeyazıt jandarmalığından sonra yeniden Gaziantep… Ağabeyi ona bir babalık yapacak, o güne de kendisinin çalıştırdığı leblebici dükkanını Kâmil’e devredecekti.
Onları tanıyanlar, ağabeyin bu işi annelerinin zoruyla yaptığını söylerdi. Ne için olursa olsun. Sonuç ağabey ağabeyliğini yapmıştı ya…
Kuzeye bakan dükkânını her sabah erkenden açardı Leblebici. Önce dükkanının önünü bir güzel süpürürdü. Sonra sadece kendisinin sığdığı ekmek tekmesine girer, ayakta iyi bir temizliğe girişirdi. Bütün şeker, leblebi, çekirdek kavanozlarının tozlarını alırdı.
Bu işleri bitirince sandalyesine otururdu. Elini dükkanının önünü kapatan camekanların altına uzatır, oradan “Yıldız Mecmuası”nın sakladığı bir sayısını çıkartırdı. Derginin son sayfasını açar, oradaki kendi resmine büyük keyifler duyarak bakardı.
Bunun ardından, yine aynı yerden bu kez bloknotunu çıkartır, yazmaya başlardı.
Leblebici Kâmil’in dükkânı bizim gazeteci-kitapçı dükkanımızın karşısında, İstanbul Garajının koltuğunun altındaydı. Leblebici dükkanı ile İstanbul garajı arasında bir sandalyelik boşluk vardır. İstanbul Garajının çağırıkçısı Muharrem Abi sabahtan akşama kadar:

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta