Ayrı ayrı yerlerde aynı buluta bakıp
O hisli varışmayı ahirete bıraktık
Uzakları hasretle yüreğimize yakıp
O gerçek sarışmayı ahirete bıraktık
Ne ara böyle pişen mahsun yürekler olduk
Bu akşam karanlığın içimi başka sardı
Göremedim galiba yıldızlar aşka durdu
Baktım beton bankıma kimsesizce uyurdu
Oturunca soğuğu içerime duyurdu
Saatlerce sevdanın hayalini kurdurdu
Bilmedi yüreğime gelişi bir onurdu
Gözden akan yaşlar gibi
Şol denizde kuşlar gibi
Secde eden başlar gibi
Ya hû Allah Allah derim
Yattım kalktım ettim şükür
Aşkın deryasına yelken açarak
Daldım da ne oldu dalmaz olaydım
Yalancı sevdaya kucak açarak
Aldım da ne oldu almaz olaydım
Her gece narınla geldim hoşluğa
Yüreğimde koptu sazımın teli
Aşkın yarasını açtı gönlüme
Neyleyeyim mızrap tutmayan eli
Aşkın yarasını açtı gönlüme
Sevdalar okunan birer masalmış
Hazin ayrılıklar sanki asalmış
Geçtikçe seneler vuslat kısalmış
Maziden geriye kalan ne var ki?
Kelebek uçunca yanacak ateş
Koştum senelerce peşinden niye
İyi günde kötü günde sev diye
Açtığın yaralar senden hediye
Kuruyacak elbet gözümün nemi
Bundan sonra bana yar deme e’mi?
Cansız ceset gibi öylece durup
Ne çok hayalleri yoğurur banklar
Gece gündüz ruhsuz bir aşka varıp
Yüzlerce düşünce doğurur banklar
Gergin kaç gözlere papatya açtı
Ben yaşamla ölüm arasındayım
Yok edecek yağmur ayak izimi
Kıracak sert rüzgar aşk filizimi
Kim bilir belki son sırasındayım
Bulutta yağmur yağmurda selim
Açılır hayatın sisli düşleri
Kir tutmaz erdemi emel edersek
Tükenir yaşamın puslu düşleri
Şer kalmaz kitapla amel edersek
Rengarenk çiçekler kokar cennette
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!