Sararmış mor gül. Öptüğü yer hâlen sıcak
Tentenemin üstünde hercai boynu bükük
Fısıldadı bir akkelebek” Özgürsün! İstediğini yap. “
Takılıyor boğaza kılçık. Ansızın göçüş.
Zorlu b’ekleyiş
Titretiyor arşı toprağı ayak sesleri tiz
Akıp gidiyor zaman… Hızlı hızlı yavaş
İç ve Doğu tüm Anadolu''da ne ilkbahar ne yaz
Gök gürültülü fırtına
Aniden bastırıyor kırkikindi
Daracık çamur kaplı sokaklarda haykırış
Hislenmeyi… Hiçlenmeği çok iyi bildik
Üşüyor su döngüsü. Salıyor bulutlar gözyaşlarını
Sulusepken uçuşuyor göz bebeklerinde altı köşeli kristal
Koptu kopacak başparmaklar sızılar
Sızılar burnun mendireği yaktıkça ahlar nefesi serap
Aradık bulamadık. Yakın. Yakın. Uzak.
İnceden kıyıları türkülerle oyalı
Yıkanmış. Damlamış bir damla kan
Sallanacak bir mendil bile yok arkalarından
Terk edip gittiler (b e n l i k l e r i)
Kaybetmişiz. Yazık. Yazık. Yazdık
Biz imkânsızı çok sevdik
Yokluğu. Yanmayı. Peşinden koşturmayı
Azı çoğa katmağa getirdik salâvat
Hak ettiklerinden hep fazlasını verdik
-Bilindik sonrası-
Sığınır gecenin makûs şefkatine
İnledikçe saçının her bam teli
Pervazsız okşuyor kaba el ipeksi teni
Sultanın kirpiğinde yaşlar inci tanesi
Şeytanın pençesine yenik düşmeden
Buğulu demlenir hüzünlü dişi
Biçare. Dilde “Ya Sabır“
Çek babam çek!
İçtima
Saat 05 b’ekleyiş *
Günün penceresinin kıyısında oturuyor. Uz. Yorgun.
Saklasan akacak kan damarda durmaz
Ölüm ve yaşam iç içe
Giyiniyor ha bire beyaz fer. Fecir
İçlenme!
Hayattan çalacağız mutlu bir gün er geç arkadaş!
Yaşanılacaksa yaşanacak. Yaşayacağız. Ötesi yok.
Kayıt Tarihi : 9.2.2010 10:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
http://www.youtube.com/watch? v=qXE-0dQ7cC8
TÜM YORUMLAR (1)