O kelebeklerin aziz ruhlarına ithafen...
BEŞİNCİ MEVSİMİN KELEBEKLERİ
sam yeli çınlattı kulağımı ve alay etti
ne oluyor demeye kalmadan
dişleri gıcırdadı paletlerin
beyaz taşlar kırmaya yeltendi süt dişlerimi
damarları kirlenmek üzereyken şehrin
zehir kusmak üzereyken kamuflajlı akrepler fark edildiler
ve kararan havayla gelen karabasan
şeytani fısıltılar yayan manyetik dalgalar
derken gökte patlayan Nemrut ateşleri
İçinde Ömer istidadı olanlar,
Halisdemir olup dikildiler kahbeliğin önüne,
pervane olma istidadı olanlar uyandılar
ve kanatlandılar
doldurdular sokakları
kendine ölümü yakıştıramaz pervaneler
şehadetin ölümsüzlüğüne koşarlar
yine öyle yaptılar
yandılar
küfrün kesif zulmetini parçaladılar
Marmaris’in karanlık koynunda yılanlar
millete ses veren nefes veren
Îsî nefesli Adama doğru aktılar sinsice
ihaneti ilmek ilmek dokuyan
Firavun, Belam ve Samirî
Müjdeler beklediler İblisin çocuklarından
ama nafile
tuzak kuranların en hayırlısı
bozdu oyunu
kurtuldu Can Yusuf’um
kurtuldu mazlumların umudu
onun ihlâslı yüreğinden yayılan direniş ruhu
çoktan sarmıştı imanlı gönülleri
milleti pervaneler gibi sokağa döken meydanlara toplayan
o muhteşem imanın muhteşem cezbesiydi
biz onu kalbimize koymuştuk
ne hissettiğini bilmez mi insan kalbindekinin
ellerini klavyelerde unutup ekranlarda kaybolan çocuklar
ışınlandılar sokağa
çünkü; “Ölümüne! Ölümüne!…” çıkmak gerektiğini iliklerine kadar hissettmişlerdi
havaya ilahi bir nefha üflenmiş
iradelerin üstünde bir irade
aşka dönüştürmüştü imanları
iklim değişmişti birden
ilk kan damlası düşünce ilk şehidden
cennet kukuları getirmişti cennet nesimi
bir beşinci mevsim hakim olmuştu ruhlara
Şehadet Mevsimi
ak saçlılar ve meyhanedekiler ürperdiler
ihaneti gördüler
masayı devirdiler
nasuh bir tevbe abdest ve kıyam
doğru sokağa
can kaygısı yok ten kaygısı yok
yüreklerde kabaran ilahi bir coşku var evlere sokaklara geceye sığmayan
büyük bir iş yaptı pervaneler o gece
büyüklüğüne aldırmadan yapılan işin
uyuyan devi uyandırdılar
demir dağları erittiler su verdiler çeliğe
can oldular
yeniden doğdu küllerinden Zümrüdüanka
selalarla tekbirlerle dur dendi kahpeliğe
şeytanın tahtı parçalandı
gömüldü Atlantiğe!
Osman Şener
Kayıt Tarihi : 14.7.2018 13:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
15 Temmuz şehitlerinin aziz hatırasını yaşatmak için kaleme alınmıştır.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!