Berkan Baba Şiirleri - Şair Berkan Baba

Seni bir daha öpemeceğim,
Sarılıp koklayamayacağım,
Dokunamayacağım biliyorum ama uzaktan seni üzmeden seveceğim.
Göreceğim belki,işte bu biraz avutuyor içimi...
Sensiz yeni bir hayata yelken açacağım,
Olmayacak biliyorum.

Gündüzlerimi onu düşünerek geçirdiğim,
Geceleri ise uzaktan sevdiğim,
Siyah saçlı,esmer tenli,zayıf,kara gözlü biri var hayatımda.
Şimdi benden onu bırakmamı istiyorsun bırakamam,
Senle ben olmaz çünkü onu aldatamam,
Onu sevmeden yaşamamı istiyorsun yaşayamam,

Bir gün daha sensiz geçti.
Yine düşündüm ya seni bir şey demeden...
Ne kadar sever oldun acı çektirmeyi,
Şu dünyada deli yaptın ya beni.
Bir gün daha sensiz geçti...
Koklayamadan rüzgarda sallanan saçlarını,

Yıldızlar neden düşman görünür bana
Ay neden kabahatliymişim gibi bakar
Ya bu güneş beni neden ısıtmıyor bugün
Bir şey var bugün bir şey...

Kim söylemiş akşam eve geç geldiğimi,
Kim uydurmuş ama kim bir kadınla sabahlara kadar eğlendiğimi.
Kim konuşmuş arkamdan.
Kim bu dedikoduları yapan..
Kim söylemiş Aylinimi bırakıp sabahlara kadar barlarda başka kızlarla kafa çektiğimi
Kim sallamış bir adamı dövdüğümü geçen gece.

Gözlerimiz konuşsun bugün
Sadece onlar,
Ama dudaklarında olsun hep o gülümseme.
Elimi bırakma bu gece...
Seni gördüm yine rüyamda,
Bana bakıyordun sadece.

Duymuyor kulaklarım,
Hissetmiyor ellerim,
Sen olmuyorsun görmüyor gözlerim.
Yüreğimin sesini dinledikçe uzaklaşıyorum senden.
Bir tek sözün yetecek halbuki beni bu bataklıktan kurtarmaya,
Alışmak mı sensiz uyanmaya.

Bir şehir hayal ediyorum uzaklarda
Bir tek sen varsın yanımda.
Şehrin gürültüsünden uzak,
Derdi tasası olmayan bir şehir.
Sessiz, sakin bahçeli bir evimiz,bir de teknemiz var.
Sabahları beraber çıkıyoruz,dalgalar belirliyor rotamızı.

Sen gökyüzünde parıldayan yıldız
Ben denizde kaybolmuş bir balık gibi ıssız
Sen yeryüzünün eşsiz kraliçesi
Ben bu dünyanın biçaresi
Sen zalim dünyanın körpe güzeli
Ben bu diyardaki bitmiş serseri

Bugün hava onsuz geçirdiğim ilk günün havası gibi.
Rüzgar o günkü gibi hafif esiyor.
Ona sarıldığım gibi tutunmuşlar bir ağacın dalları,
Ona dokunamadığım gibi dokunamamış birbirine kumrular.
Onu koynuma alamadığım,
Bağrıma basamadığım,