Berat Özdemir, 28 Temmuz 2007 tarihinde Kayseri'nin Melikgazi ilçesinde dünyaya geldi. İki çocuklu bir ailenin en küçük ferdi olan Berat, sakin ve yaratıcı bir çocukluk geçirdi. Daha küçük yaşlarda resim çizme ve şiir yazma yeteneğiyle çevresindekilerin dikkatini çekti.
Eğitim hayatı boyunca Edebiyata olan ilgisi, öğretmenleri ve arkadaşları tarafından desteklendi. Herhangi bir kursa gitmeden, tamamen kendi keşifleriyle şiir yazmayı ilerleten Berat, yıllar boyunca bu alandaki tutkusunu hiç kaybetmedi. 29 Ekim 2023 tarihinde, "Tek Vatan Bird ...
Ne güzel yazıyor, mezar taşında Şehit diye,
İçim gurur doldu mehmedim, oralardan görmedin mi beni?
Yalvardım, seni benden almasınlar diye.
Ağladım mehmedim, duymadın mı beni?
Şehadet şerbetini içtiğin gün, içime bir sızı çöktü.
Alışıyor insan alışamadıklarına,
Gideni, gitmişi, gideceği düşünerek.
Ardında bıraktığı kocaman hatıralarına,
Alışıyor, her defasında yere düşerek.
Gidemiyor insan gittiklerine,
Bazı şeylerin artık bende farkındayım,
Hava bile eskisi kadar serin değil.
Kararsızım ne başlardayım, ne sondayım,
Artık bazı şeylerden uzak ve ıssızım.
Karlar bile eskisi kadar beyaz değil,
Acıtıyor içimi, geçen yılların acısı,
Soruyorum nedir sancısı,
Söylemiyor, uykuya dalmış sanırım,
Sessiz duruyor, ben beni tanırım.
Seneler, eridi gözlerimde.
Yıldızların ışığından gittiğinde...
Söndükleri zaman yıldızlar,
Belki gözlerin, parlayan gözlerimi arar.
Ancak, o yıldızlar söndüğünde,
Belki bulamazsın beni beklediğin yerde...
Ellerim sımsıkı, ortasında sarı güller,
Kasvetle ayna gibi parlıyor göz bebeklerim.
Kavuşuyor bir esintide koca hayaller,
Sen gelmesende, sensizliği beklerim.
Kerpiç duvarlar yıkılmış üzerime,
Özledim, o güzel gülen çehreni,
Kara toprak, aldı elimden seni.
Seni alan yel, soldurdu Ayvayı, Narı.
Çık da gel, şu Dağların ardından gayrı!
Bilmezler, duman aldı karşımda duran dağları!
Gözlerin sâkin sular gibi parlıyor,
Peki ya neden ümidine küskünsün?
Dilhun bakışdan pare yaş akıyor,
Söyle bana dilruba hatun neden sürgünsün?
Bedenden öte ruhun parlıyor.
Kendi ellerim, bedenimi dağladığında,
Yağmurlar şarap yağıp, güvercinler ağladığında,
Başımı, dalgalı deniz kıyısına koyduğumda,
Bulabilirmiyim kendimi ben kaybolduğumda.
Ey gönül yankısı, duy feryadımı,
Beni ölü diye kefene sarıp, tabuta koymuşlar,
Birde ismimin yanına, şehit adını kondurmuşlar.
Masum bedenimi, omuzlarda ağıtlarla taşımışlar,
Birde, Anama oğlun öldü diye haber salmışlar.
Bir çocuk gibi, telaşlıydım başlarda,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!